Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi Birinci Sınıf Bahar Dönemi

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU

SINAVLAR

Doç. Dr. Kemal Gözler

 

 

2005 Yılı Türk Anayasa Hukuku sınavları için burasını tıklayınız.

2006 yılı Türk anayasa hukuku sınavları bu sayfanın sonuna doğrudur.

 

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU

Final (30 Mayıs 2007) (Doç. Dr. Kemal Gözler)

Ad Soyad:

No:

TALİMAT: Sınav klasik ve test olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır. Klasik kısmın cevaplarını soruları izleyen boşluklara yazınız. Test kısmının cevaplarını ise kısmın başındaki cevap tablosundaki ilgili sorunun karşısındaki parantezlerin için doldurarak cevaplayınız. Lütfen okunaklı yazınız. Sadece istenilene cevap veriniz. Küçük küçük ve sık satır yazmayınız. Gereksiz açıklamalardan puan kırılır.  Klasik kısımda her soru 4 puan; test kısmında ise her soru 2 puan değerindedir. Sınavda anayasa kullanmak serbesttir. Ancak anayasa notsuz olmalıdır. Sınav süresi 2 saat 15 dakikadır. Sadece istenilene cevap verirseniz, süreniz yeter. Gereksiz şeyleri yazmaya kalkarsanız, süreniz yetmez. Sürenizi iyi kullanınız. Bilmediğiniz sorularla zaman kaybetmeyiniz.

SORULAR

SORU 1: “Kamulaştırma” ile “devletleştirme” arasında yapıldıkları işlem bakımından fark nedir? Sadece belirtiniz.  (4 p)

 

Kamulaştırma “idarî işlem”, devletleştirme “kanun” ile yapılır.

 

 

 

 

 

 

SORU 2: “Kamu hürriyetleri” kavramının “insan hakları” kavramından farkı nedir? Sadece belirtiniz.  (4 p)

 

Kamu hürriyetleri, insan haklarının pozitif hukuk tarafından tanınmış kısmıdır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

SORU 3: X sayılı Kanunun Y maddesi, Türkiye’ye yasal bir şekilde girmiş olan yabancıların bulundukları şehirden diğer bir şehre seyahat etmelerini izne bağlamıştır. Bu düzenleme Anayasamıza uygun mudur? Neden? (4 p)  (Bu tür sorularda önce doğru şıkkı işaretleyiniz. Sonra gerekçesini yazınız).

XA) Anayasaya uygundur.     A) Uygun değildir.

Çünkü, Anayasa, m.16’ya göre yabancılar için temel hak ve hürriyetler milletlerarası hukukua uygun olamk şartıyla kanunla sınırlanabilir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Etrafınızdaki arkadaşlarınızın ismini yazınız. Ön:                                   Arka:                                   Sağ:                                 Sol:

SORU 4: Bazı durumlarda, Anayasa, bir hak ve hürriyeti sadece tanımakla yetinmemiş; aynı zamanda yasama organının o hak ve hürriyeti sınırlandırırken yapamayacağı hususları da belirterek o temel hak ve hürriyet için güvenceler getirmiştir. Örneğin “her ne sebeple olursa olsun kimse, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz” (m.25/2); “basın... sansür edilemez (m.28/1); “süreli ve süresiz yayın önceden izin alma şartına bağlanamaz” (m.29/1); “herkes önceden izin almaksızın dernek kurma hakkına sahiptir” (m.33/1). Bu tür güvencelere ne isim verilir?  Sadece bu ismi yazınız. (4 p)

“Ek güvenceler” veya “özgül güvenceler”

 

 

SORU 5: Türkiye’de 1995’ten önce yürürlükte olan bir uygulamaya göre, bir seçim çevresinde kullanılan geçerli oyların toplamının o seçim çevresinden seçilecek milletvekili sayısına bölünmesiyle elde edilecek rakam kadar geçerli oy alamayan partiler, o seçim çevresinden milletvekili çıkaramıyordu. Bu uygulamaya verilen isim neydi? Sadece ismini belirtiniz.   (4 p)

Seçim çevresi barajı.

 

 

 SORU 6: TBMM Genel Kurulunda, 20 milletvekili istemi üzerine toplantı yetersayısının olup olmadığı konusunda yoklama yapılmış ve  TBMM Genel Kurulunda 300 milletvekilinin olduğu tespit edilmiştir. Bu birleşimde bir kanunun kabul edilmesi konusunda yapılan oylamada 145 Kabul, 140 Ret, 10 çekimser oy çıkmıştır. 5 Milletvekili ise Genel Kurul toplantısına katıldıkları hâlde her nasılsa oy kullanmamışlardır. TBMM Başkanı bu kanunun kabul edildiğini açıklamış ve yayınlanması için Cumhurbaşkanı göndermiştir. Cumhurbaşkanı da Kanunu Resmi Gazetede yayınlamıştır. 

a) Söz konusu kanunun kabul edilişi Anayasaya uygun mudur? (2 p )

   aa) Uygundur.    xxxbb) Uygun değildir.

   Çünkü, kabul oyları (145 oy), toplantıya katılanların salt çoğunluğunu (300/2=150->151) ulaşmamıştır.

 

 

 

 

 

 

b) Söz konusu kanuna karşı kimler, Anayasa Mahkemesinde iptal davası açabilirler?  (1 p)

Burada şekil bakımından anayasaya aykırılık iddiası vardır. Dolayısıyla sadece Cumhurbaşkanı ve 110 milletvekili dava açabilir.

 

 

 

 

 

 

c) Söz konusu kanuna karşı iptal davası açma süresi ne kadardır?  (1 p)

Burada şekil bakımından anayasaya aykırılık iddiası vardır. Dolayısıyla dava açma süresi 10 gündür.

 

 

SORU 7: TBMM Genel Kurulu, bir bakan hakkında meclis soruşturması açılıp açılmamasına hangi çoğunluk ile karar verir? Neden? (4 p)

Toplantıya katılanların salt çoğunluğuyla. Çünkü, Anayasa, m.100/1’de özel karar yetersayısı öngörülmediği için buradaki karar yetersayısı Anayasa, m.96/1’e göre belirlenir ve o da toplantıya katılanların salt çoğunluğudur.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

SORU 8:  Bütçe kanunlarının, hazırlanmaları, kabul edilmeleri ve yayınlanmaları bakımından normal kanunlardan farklı olan yanları vardır. Bu farklılıklardan sadece iki tanesini yazınız.  (4 p)

-Bütçe Kanunu “yıllık”tır.

- Bütçe kanunlarına, bütçe ile ilgili hükümler dışında hiçbir hüküm konulamaz.

- Hazırlanmaları konusunda  kurallar doğrudan doğruya Anayasa tarafından belirlenmiştir.

- Bütçe tasarıları ve rapor, kırk üyeden kurulu Bütçe Komisyonunda incelenir. Komisyonunun 40 üyesinden 25’i iktidar grubundan olacaktır.

- TBMM üyeleri, bütçe kanunu tasarılarının Genel Kurulda görüşülmesi sırasında, gider artırıcı ve-ya gelirleri azaltıcı önerilerde bulunamazlar (m.162/5).

-Normal kanunlardan farklı olarak bütçe kanunları Cumhurbaşkanı tarafından bir kez daha görüşülmek üzere TBMM’ye geri gönderilemez (m.89/2).

-Normal kanunlardan farklı olarak Bakanlar Kuruluna kanun hükmünde kararname ile bütçede değişiklik yapmak yetkisi verilemez (m.163)

 

SORU 9: 7 Mayıs 2004 tarih ve 5170 sayılı Kanunla Anayasanın 90’ıncı maddesinin son fıkrasına şu cümle eklenmiştir: “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşmaların hükümleri esas alınır”. Bu hükmün uygulamada yaratabileceği bazı sorunlar vardır. Bu sorunlardan bir tanesini yazınız.  (4 p)

Uygulamada bir milletlerarası andlaşmanın temel hak ve hürriyetlere ilişkin olup olmadığı konusunda her zaman problem çıkabilir. Pek çok milletlerarası andlaşma temel hak ve hürriyetler ilgili olarak görülebilir. İkili ticaret anlaşmaları, vergi antlaşmaları vs. de temel hak ve hürriyetlere ilişkindir. Doktrinde bu tür anlaşmaların her temel hak ve hürriyet ile ilgili değil, “doğrudan insan haklarıyla ilgili” milletlerarası andlaşmalar olduğu düşünülmektedir. Bu düşünceler sağduyuyu yansıtan düşünceler olmakla birlikte pozitif temelden mahrumdurlar. Bir kere m.90/son’da “insan haklarıyla ilgili milletlerarası andlaşmalar”dan değil, çok daha geniş yorum yapmaya imkan veren “temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalar”dan bahsedilmektedir. Temel hak ve hürriyetler ise Türkiye’de Anayasanın 17’nci maddesi ile 74’üncü maddesi arasında sayılmıştır. Yapılan antlaşmaların belki de hepsi Anayasa değişikliği düzenlenen bir temel hak ve hürriyetle ilişkilendirilebilir. Örneğin ikili ticaret antlaşmaları çalışma, sözleşme ve özel teşebbüs hürriyetiyle (m.48) ilişkilendirilebilir. Vergilendirmeye ilişkin antlaşmalar da bu kapsamda görülebilir; çünkü Türkiye’de vergi ödevi (m.73) Anayasanın temel hak ve hürriyetler bölümünde düzenlenmiştir. Her halükarda uygulamada hangi andlaşmanın temel hak ve hürriyetlere ilişkin olduğu, hangisinin olmadığının tespiti sorun doğuracaktır. Tüm bunlar 2004’teki değişikliğin pek de isabetli bir değişiklik olmadığını göstermektedir.

 

Temel hak ve hürriyetler daha iyi koruyan kanunlarla daha az koruyan milletlerarası andlaşmaların çatışması durumunda ne olacaktır? 90’ıncı maddenin son fıkrasına 2004 eklenen yukarıdaki hükme göre böyle bir durumda da milletlerarası andlaşma uygulanır. Yani, hakim, belli bir konuda Türk kanunu ilgili temel hak ve hürriyeti daha iyi koruyor olsa bile, o konuda bir milletlerarası andlaşmada hüküm varsa, daha iyi koruma getiren Türk kanununu değil,  milletlerarası andlaşmayı uygulamak zorunda kalacaktır. Madde 90/son’a göre 2004 yılında eklenen bu hüküm, milletlerarası andlaşmaların kendi kanunlarımıza göre temel hak ve hürriyetler her zaman daha iyi koruduğu gibi yanlış ve aşağılık kompleksi üzerine dayalı bir varsayım üzerine kuruludur.

 

Anayasamızın 90’ıncı maddenin son fıkrasına 2004 eklenen yukarıdaki hükümde tartışmaya açık bir nokta daha vardır: Bu hükümde her durumda değil, “uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşmaların hükümleri esas alınır” demektedir. Buradaki “uyuşmazlık” kelimesinin yorumunda problem çıkabilir. Kanımızca, aksi düşünenler varsa da, maddenin sözünden hareketle, temel hak ve hürriyetlere ilişkin milletlerarası andlaşmalar, sadece yargı organlarının önündeki uyuşmazlıklarda esas alınır. Dolayısıyla bu hüküm, idarî makamlara değil, yargı organlarına hitap eden bir hükümdür. İdarî makamlar, yaptıkları eylem ve işlemlerle ilgili bir Türk kanunu ile bir milletlerarası andlaşmanın çatışması durumunda hangisi sonraki tarihli ise onu esas alır. M.90/son-3.cümle, milletlerarası andlaşmaların kanun değerinde olduğu genel kuralına istisna

getiren bir hükümdür. Dolayısıyla exceptio est strictissimae interpretationis ilkesi uyarınca dar yoruma tâbi tutulmalıdır.

 

SORU 10: Anayasamıza göre istisnaen nitelikli çoğunlukla kabul edilmesi gereken kanunlar vardır. Örneğin Anayasa değişikliği kanunları böyledir. Nitelikli çoğunlukla kabul edilmesi gereken kanunlara bir örnek de siz veriniz.

Af kanunları.

 

SORU 11: Kanun – parlâmento kararı karşılaştırmasını aşağıdaki tablo üzerinde yapınız.

 

KANUN

PARLÂMENTO KARARI

CB'nın Geri Gönderme Yetkisi Var mı?

VAR

YOK

Cumhurbaşkanının İmzası Var mı?

VAR

YOK

Anayasa Mahkemesinin Denetimi Var mı?

VAR

Üç istisna dışında YOK

 

SORU 12: Meclis çalışmalarına özürsüz ve izinsiz olarak bir ay içinde toplam beş birleşim günü katılmayan bir milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesi hakkında TBMM Genel Kurulunda açık oylama yapılmıştır.  Oylamada 250 kabul, 230 ret ve 15 çekimser oyu çıkmıştır. Söz konusu milletvekilinin milletvekilliği düşmüş müdür? Bu oylamada karar yetersayısı var mıdır? Neden?  (4 p.)

A) Karar yetersayısı vardır.       xxB) Karar yetersayısı yoktur.

Çünkü, düşmesi için Anayasa, m.84/4’e göre üye tamsayısı salt çoğunluğu gerekir. Kabul oyları sayısı en az 276 olmalıydı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

SORU 13: Yargıtayın kuruluşunda kanun hükmünde kararname ile değişiklik yapılabilir mi? Neden? (4 p.)

xxxA) Yapılabilir.       B) Yapılamaz.

Çünkü, Anayasa, m.91/1’e göre temel hak ve hürriyetler dışında her alan KHK ile düzenlenebilir. Yargıtay ise Anayasa, m.154’te düzenlenmektedir. Bu alan KHKye kapalı bir alan değildir.

 

 

 

 

 

 

 

 

SORU 14: Milletvekili olmayan bir Bakan, tatilde gittiği otelde, garsonla kavga yapmış ve garsonun kolunu kırmıştır. Bakan yargılanabilir mi? Bakan yargılanabilirse yapılması gereken işlem nedir? Yargılanırsa hangi mahkeme de yargılanır? (4 p.)

Yasama dokunulmazlığı kaldırılırsa suçu işlediği yer ceza mahkemesinde yargılanır.

 

 

 

 

 

SORU 15: Anayasa değişikliği teklifinin bir maddesi, TBMM Genel Kurulunda birinci görüşmesinde 340 oyla, ikinci görüşmede ise aynı madde 375 oyla kabul edilmiştir. Cumhurbaşkanı bu maddeyi onaylayabilir mi? Neden?  (4 p.)

xxxA) Onaylayabilir.       B) Onaylayamaz.

Çünkü, anayasa değişikliğindeki kabul yetersayısı bakımından ikinci oylamada madde hakkında yapılan oylamada ortaya çıkan oy sayısı esas alınır. Yani söz konusu madde beşte üç değil, üçte iki çoğunlukla kabul edilmiştir. Bu çoğunlukla kabul edilen değişiklik hakkında ise Cumhurbaşkanı onama yetkisi vardır.

 

 

 

 

 

 

(Test sorularına geçiniz)


 

Öğrencinin Adı Soyadı:

TEST SORULARI

Her biri 2 puan değerindedir. Yanlış doğruyu götürmez Cevapları aşağıdaki cevap tablosuna işaretleyiniz.

A A                 CEVAP TABLOSU                   A A

1. (A) (B) (C) (D) (E)

2. (A) (B) (C) (D) (E)

3. (A) (B) (C) (D) (E)

4. (A) (B) (C) (D) (E)

5. (A) (B) (C) (D) (E)

6. (A) (B) (C) (D) (E)

7. (A) (B) (C) (D) (E)

8. (A) (B) (C) (D) (E)

9. (A) (B) (C) (D) (E)

10. (A) (B) (C) (D) (E)

11. (A) (B) (C) (D) (E)

12. (A) (B) (C) (D) (E)

13. (A) (B) (C) (D) (E)

14. (A) (B) (C) (D) (E)

15. (A) (B) (C) (D) (E)

16. (A) (B) (C) (D) (E)

17. (A) (B) (C) (D) (E)

18. (A) (B) (C) (D) (E)

19. (A) (B) (C) (D) (E)

20. (A) (B) (C) (D) (E)

      (F) (G) (H)


 

SORU 1: Türkiye’de siyasî partiler tarihine ilişkin olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) İkinci meşrutiyetten sonra 1876 Kanun-u Esasîsi döneminde siyasî partiler, birer dernek (cemiyet) olarak düşünülmüş ve düzenlenmiştir.

b) 1924 Anayasası döneminde siyasî partiler, birer dernek (cemiyet) olarak düşünülmüş ve düzenlenmiştir.

c) İkinci Meşrutiyet döneminde siyasî partilerin kurulmasında “serbestlik sistemi” geçerliydi, yani siyasî partiler izin almaksızın kurulabiliyordu.

d) Cumhuriyet döneminde 1946 yılına kadar siyasî partilerin kurulmasında “izin sistemi” geçerliydi; yani bir siyasî partinin kurulabilmesi için yetkili makamların iznini alması gerekiyordu.  

e) 27 Mayıs 1960 ve 12 Eylül 1980 hükümet darbelerinden sonra, bütün siyasî partiler feshedilmiştir.

SORU 2: Siyasî partilerin kapatılması konusunda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) içtihatlarıyla ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) AİHS’de siyasî parti kurma hürriyeti bu isim altında tanınmamıştır.

b) AİHM içtihatlarına göre, siyasî parti kurma hürriyeti, AİHS’nin 11’inci maddesinde güvence altına alınmış olan dernek kurma hürriyetinin kapsamında bulunur; bu hürriyetin sağladığı korumadan yararlanır.

c) AİHM içtihatlarına göre parti kapatma sebeplerinin Anayasa ile belirlenmesi gereklidir.

d) AİHM içtihatlarına göre, parti kapatma, ülke bütünlüğünün korunması, millî güvenliğin sağlanması gibi meşru bir amaç gütmelidir.

e) AİHM içtihatlarına göre, parti kapatma tedbirine ancak bu tedbirin “demokratik bir toplumda gerekli” olması durumda başvurulabilir.

SORU 3: Siyasî parti kapatma davalarına ilişkin olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Bu davalarda Anayasa Mahkemesi, kapatılması istenen partinin devlet yardımından yoksun bırakılmasına karar verebileceği gibi, siyasî partinin yapılacak ilk seçimlere katılmasının yasaklanmasına da karar verebilir. XE "siyasî partinin seçimlere katılmasının yasaklanması"  

 

b) Siyasî parti kapatma davalarında Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uygulanır.

c) Siyasî parti kapatma davaları dosya üzerinde incelenir ve karara bağlanır.

d) Siyasî parti kapatma davalarında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısından sonra kapatılması istenen siyasî partinin genel başkanlığının veya tayin edeceği bir vekilinin savunması dinlenir.

e) Siyasî parti kapatma davasının sonucunda Anayasa Mahkemesinin vereceği kararlar kesindir.

SORU 4: Siyasî partilerin kapatılması kararının sonuçlarına ilişkin olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Kapatılan partinin tüzel kişiliği, kapatma kararının Resmi Gazetede yayınlandığı gün sona erer.

b) Anayasa Mahkemesi kararıyla kapatılan partinin malvarlığı hazineye geçer.

c) Bir siyasî partinin temelli kapatılmasına beyan veya faaliyetleriyle sebep olan kurucuları dahil üyeleri, Anayasa Mahkemesinin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararının Resmî Gazetede gerekçeli olarak yayımlanmasından başlayarak beş yıl süreyle bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve deneticisi olamazlar.

d) Partisinin temelli kapatılmasına beyan ve eylemleriyle sebep olduğu Anayasa Mahkemesinin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararında belirtilen milletvekilinin milletvekilliği, bu kararın Resmî Gazetede gerekçeli olarak yayımlandığı tarihte sona erer.

e) Temelli kapatılan bir parti bir başka ad altında kurulamaz.

SORU 5: Siyasî partilerin kapatılması kararına ilişkin olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Anayasa Mahkemesi, bir siyasî partinin kapatılmasına ancak üye tam sayısının beşte üç çoğunluğuyla karar verebilir.

b) Anayasa Mahkemesi, bir siyasî partinin devlet yardımından yoksun bırakılmasına ancak üye tam sayısının beşte üç çoğunluğuyla karar verebilir.

c) Anayasa Mahkemesinin parti kapatma kararı Bakanlar Kurulu tarafından uygulanır.

d) Anayasa Mahkemesinin uygulamada kapatma davalarında ihtiyati tedbir kararı verdiği de görülmektedir.

e) Siyasî partinin “kapanması”, kapatılmasını engellemez.

SORU 6: Siyasî parti kapatma sebeplerinde sınırlılık tezi kabul edilirse aşağıdaki hangi sebepten dolayı bu partinin kapatılması mümkündür?

a) Partinin tüzüğünde saltanatın geri getirilmesinin partinin amacı olduğunun yazması.

b) Partinin ticari faaliyette bulunması.

c) Partinin temelli kapatılmasına rağmen başka bir ad altında tekrar kurulması

d) Partinin üyelerine askeri üniforma giydirmesi

e) Partinin iç yapı ve çalışmalarında demokrasi ilkesine aykırı davranması

SORU 7: Siyasî partilerin kapatılmasına ilişkin aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Siyasî partilerin tüzük ve programlarının Anayasanın 68’inci maddesinin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı olması durumunda siyasî parti temelli kapatılır.

b)  XE "Tüzük ve Programlarının Anayasa, m.68/4’e Aykırı Olması" Bir siyasî partinin Anayasanın 68’inci maddesinin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı eylemlerinden ötürü temelli kapatılmasına, ancak, onun bu nitelikteki fiillerin işlendiği bir odak haline geldiğinin Anayasa Mahkemesince tespit edilmesi halinde karar verilir

c) Yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzelkişilerden maddî yardım alan siyasî partiler temelli olarak kapatılır.

d) Siyasî partilerin tüzük ve programlarının Anayasanın 68’inci maddesinin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı olması durumunda, Anayasa Mahkemesi, temelli kapatmaya karar verebileceği gibi, söz konusu siyasî partinin devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılmasına da karar verebilir. 

e) Anayasa Mahkemesi, yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzelkişilerden maddî yardım alan siyasî partileri temelli olarak kapatabileceği gibi, bu partilerin devlet yardımından yoksun bırakılmasında da karar verebilir.

SORU 8: Siyasî partilerin kapatılmasında “odak olma ölçütü”ne ilişkin aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Odak olma ölçütü, siyasî parti yöneticilerinin eylemlerinin Anayasanın 68’inci maddesinin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı olması durumunda aranır.

b) Odak olma ölçütü, siyasî parti üyelerinin eylemlerinin Anayasanın 68’inci maddesinin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı olması durumunda aranır.

c) Odak olma ölçütü, siyasî partilerin tüzük ve programlarının Anayasanın 68’inci maddesinin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı olması durumunda aranır.

d) Odak olma ölçütü, Anayasamızın 69’uncu maddesine 1995 anayasa değişiklikleriyle eklenmiştir.

e) Odak olma ölçütünün ne anlama geldiği Anayasanın 69’uncu maddesine 2001 yılında eklenen bir hükümle açıklanmıştır.

SORU 9: Siyasî parti yasaklarıyla ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Siyasî partilerin tüzük ve programları ile eylemleri, Devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı olamaz.

b) Siyasî partiler, yurt dışı teşkilatı kuramazlar.

c) Din, dil, ırk, mezhep ve bölge adlarıyla veya aynı anlama gelen adlarla da siyasî partiler kurulamaz.

d) Siyasî partilerin faaliyetleri, parti içi düzenlemeleri ve çalışmaları demokrasi ilkelerine uygun olur.

e) Siyasî partiler, ticarî faaliyetlere girişemezler.

SORU 10: Siyasî partilerin mali denetimiyle ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Siyasî partilerin mali denetimi Anayasa Mahkemesi tarafından yapılır.

b) Mali denetim sonucunda siyasî partilerin kanuna uygun olmayan gelir ve giderleri olduğu tespit edilirse, bunların hazineye irat kaydedilmesine karar verilir. 

c) Siyasî partilerin kanuni sınırları aşan taşınmaz malları varsa bu malların Hazine adına tapuya tesciline karar verilir.

d) Mali denetim sonucunda tespit parti saymanın tespit edilen açıklarının, saymana ödettirilmesine karar verilir.

e) Anayasa Mahkemesi siyasî partilerin mali denetiminde Sayıştaydan yardım alabilir.

 

SORU 11: Aşağıdakilerden hangisi Anayasa Mahkemesinin görevi değildir?

a) Bazı kişileri Yüce Divan sıfatıyla yargılamak.

b) Siyasî partilerin kapatılmasına karar vermek.

*c) Tüzüklerin Anayasaya uygunluğunu denetlemek.

d) Uyuşmazlık Mahkemesine Başkan seçmek.

e) Milletvekilliğinin düşmesi kararlarını denetlemek.

 

SORU 12: Aşağıdakilerden hangisi tabii afet nedeniyle ilan edilen olağanüstü hâlin sonuçlarından birisi değildir?

a) Vatandaşlar için, para ve mal yükümlülükleri getirilebilir.

b) Temel hak ve hürriyetlerin kullanılması kısmen veya tamamen durdurulabilir.

c) Olağanüstü hâl kanun hükmünde kararnamesi çıkarılabilir.

d) Vatandaşlar için çalışma yükümlülükleri getirilebilir.

*e) Kolluk yetkisi askerî makamlara geçer.

 

SORU 13: Aşağıdakilerden hangisi bir kanunun anayasaya aykırı olduğu iddiasıyla Anayasa Mahkemesine başvuramaz?

*a) Sayıştay

b) Sulh hukuk mahkemeleri

c) Disiplin mahkemeleri

d) Danıştay

e) Tapu kadastro mahkemeleri

 

SORU 14: Aşağıdakilerden hangisi somut norm denetimi hakkında doğru değildir?

a) Somut norm denetimi yoluna ancak kanunlar ve kanun hükmünde kararnameler hakkında gidilebilir.

b) Somut norm denetimi yoluna ancak davada uygulanacak olan hükümler hakkında gidilebilir.

c) Somut norm denetimi yoluna gidilebilmesi için ya mahkeme davada uygulanacak bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin hükümlerini re'sen Anayasaya aykırı görmeli, ya da taraflardan birinin ileri sürdüğü Anayasaya aykırılık iddiasının ciddi olduğu kanısına varmalıdır.

*d) Somut norm denetimi yoluna giden mahkeme Anayasa Mahkemesinin bu konuda vereceği karara kadar davayı geri bırakır. Anayasa Mahkemesi beş ay içinde karar vermezse mahkeme, davayı kendi kanısına göre çözer.

e) Anayasa Mahkemesinin işin esasına girerek verdiği ret kararının Resmî Gazetede yayımlanmasından sonra on yıl geçmedikçe aynı kanun hükmü hakkında somut norm denetimi yolu işletilemez.

 

SORU 15: Aşağıdakilerden hangisi “ilk incelemeden (iptidaen) ret kararı” değildir?

a) Görevsizlik nedeniyle ret kararı

b) İtiraz yoluna başvuran mahkemenin yetkisizliği nedeniyle ret kararı

c) Dava açma süresinin geçmesi nedeniyle ret kararı

d) Başvuranın yetkisizliği nedeniyle ret kararı

*e) Kanunun anayasa aykırı olmadığı nedeniyle verilen ret kararı

 

SORU 16: Anayasa Mahkemesinin çalışma ve yargılama usûlü hakkında aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Anayasa Mahkemesinin görüşmeleri alenî değildir.

b) Bakan ve asıl üyelerden mazereti olanların yerini kıdem esasına göre yedek üyelerle tamamlar.

*c) Anayasa Mahkemesi, daima asıl üye tamsayısının  salt çoğunluğuyla karar verir.

d) Üyeler çekimser oy kullanamaz; ya başvurunun reddi, ya da kanunun iptali yönünde oy kullanabilirler.

e) Oylamaya en kıdemsiz üyeden başlanır.

 

SORU 17: Anayasa değişikliği usulü hakkında aşağıda yer alan ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Cumhurbaşkanı, TBMM’nin üye tamsayısının 3/5 çoğunluk ile kabul ettiği bir anayasa değişikliğini halkoylamasına sunabilir.

b) Cumhurbaşkanı, TBMM’nin üye tamsayısının 3/5 çoğunluk ile kabul ettiği bir anayasa değişikliğini bir defa daha görüşülmek üzere geri gönderebilir.

c) TBMM Cumhurbaşkanı tarafından geri gönderilen anayasa değişikliğini üye tamsayısının 2/3 çoğunluğuyla kabul edebilir.

*d) Cumhurbaşkanının geri göndermesi üzerine TBMM’nin 2/3 çoğunlukla kabul ettiği anayasa değişikliğini, Cumhurbaşkanı artık 15 gün içinde Resmi Gazete’de yayımlamak zorundadır.

e) Hiçbiri

 

SORU 18: Anayasanın örneğin 68’inci maddesinin değiştirilmesi için 192 milletvekili yazılı olarak değişiklik teklifi vermiştir. Bu teklif TBMM Genel Kurulunda iki defa görüşülmüştür. Ve neticede gizli yapılan oylamada  340 oy ile kabul edilmiştir. Meclis Başkanı yayımlanmak üzere kabul edilen değişiklik teklifini Cumhurbaşkanına göndermiştir. Cumhurbaşkanı da değişikliği 15 gün içinde onaylamış ve Resmi Gazetede yayımlamıştır. Yapılan anayasa değişikliği hakkında aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

a) Bu Anayasa değişikliği Anayasaya uygundur. Çünkü 175’inci maddenin aradığı tüm koşullara uyulmuştur.

b) Bu Anayasa değişikliği Anayasaya aykırıdır. Çünkü teklif yetersayısı yoktur.

*c) Bu Anayasa değişikliği Anayasaya aykırıdır. Çünkü Cumhurbaşkanının böyle bir değişikliği onaylama yetkisi yoktur.

d) Bu Anayasa değişikliği Anayasaya aykırıdır. Çünkü karar yetersayısı yoktur.

e) Hiçbiri.

 

SORU 19: Anayasa değişikliği tekliflerinin görüşülmesi hakkında aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Anayasanın değiştirilmesi hakkındaki tekliflerin görüşülmesi ve kabulü, Anayasanın 175’inci maddesindeki kayıtlar dışında, kanunların görüşülmesi ve kabulü hakkındaki hükümlere tâbidir.

*b) Anayasa değişikliği teklifleri öncelikle görüşülemezler.

c) Anayasa değişikliği teklifleri önce Anayasa Komisyonunda görüşülür.

d) Anayasa değişikliği tekliflerinin Genel Kurulda iki defa görüşülmesi gerekir.

e) Anayasa değişikliği teklifleri hakkında yapılan iki görüşme arasında en az kırksekiz saat olmalıdır.

 

SORU 20: Olağanüstü yönetim usûlleri hakkında aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

*a) Sıkıyönetim rejimi hukukî sonuçlarını TBMM’nin onama kararıyla kazanır.

b) Olağanüstü hâl ve sıkıyönetim ilân etme yetkisi Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kuruluna aittir.

c) Olağanüstü hâl ve sıkıyönetim ilân kararı, TBMM’nin onayına tâbidir.

d) Olağanüstü hâl veya sıkıyönetim ilânına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının onaylanmasına ilişkin TBMM kararı, Anayasa Mahkemesinin denetimine tâbi değildir.

e) Sıkıyönetim ilan yetkisi süre yönünden sınırlı bir yetkidir.

f) Sıkıyönetim ilan yetkisi yer yönünden sınırlı bir yetkidir.

g) Olağanüstü hâl makamlarının işlemleri yargı denetimine tâbidir.

h) Sıkıyönetim komutanının işlemleri yargı denetimine tâbi değildir.

 

 

 

Başarılar Dilerim.

Doç. Dr. Kemal Gözler

 

 

 

 

 


 

 

 

Sorular ve cevaplarına dersin web sayfasından ulaşabilirsiniz (http://home.ku.edu.tr/~kgozler/law104.htm)

SORU 1: E

SORU 2: C

SORU 3: A

SORU 4: A

SORU 5: B

SORU 6: A

SORU 7: E

SORU 8: C

SORU 9: B

SORU 10: D

SORU 11: C

SORU 12: E

SORU 13: A

SORU 14: D

SORU 15: E

SORU 16: C

SORU 17: D

SORU 18: C

SORU 19: B

SORU 20: A

 

 

 

 

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU
Mid-Term (17 Nisan 2007) (Doç. Dr. Kemal Gözler)

Ad Soyad:

No:

TALİMAT: Sınav klasik ve test olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır. Klasik kısmın cevaplarını soruları izleyen boşluklara yazınız. Test kısmının cevaplarını ise kısmın başındaki cevap tablosundaki ilgili sorunun karşısındaki parantezlerin için doldurarak cevaplayınız. Lütfen okunaklı yazınız. Sadece istenilene cevap veriniz. Küçük küçük ve sık satır yazmayınız. Gereksiz açıklamalardan puan kırılır.  Klasik kısımda her soru 5 puan; test kısmında ise her soru 2 puan değerindedir. Sınavda anayasa kullanmak serbesttir. Ancak anayasa notsuz olmalıdır. Sınav süresi 70 dakikadır. Sürenizi iyi kullanınız. Bilmediğiniz sorularla zaman kaybetmeyiniz.

SORULAR

SORU 1: 1961 Anayasasına göre Cumhuriyet Senatosunun kuruluşunu (oluşumunu) açıklayınız.

150 üye halk tarafından seçilir.

15 üye Cumhurbaşkanı tarafından seçilir.

Tabii üyeler (Eski MBK Başkan ve üyeleri+Eski Cumhurbaşkanları

 

 

 

SORU 2: Lâik devlet ilkesinin gereklerini bir şema hâlinde gösteriniz.

 

Şema 4.1:

LAİK DEVLET İLKESİNİN GEREKLERİ

 

 

Din Hürriyeti

Din-Devlet İşlerinin Ayrılığı

 

 

1. Devletin Resmî Bir Dini XE "Resmî Din"  Olmamalıdır.

İnanç Hürriyeti

Sınırsız
(AY, m.24/1)

İbadet Hürriyeti
AY, m.14 ile Sınırlı

(AY, m.24/2)

2. Devlet Bütün Dinler Karşısında Tarafsız Olmalıdır.

3. Devlet Bütün Din Mensuplarına Eşit Davranmalıdır.

4. Din Kurumları ile Devlet Kurumları Birbirinden Ayrı Olmalıdır.

5. Hukuk Kuralları Din Kurallarına Uymak Zorunda Olmamalıdır.

       

 

 

SORU 3: 1924, 1961 ve 1982 Anayasalarına göre egemenliği millet adına kullanan organlar nelerdir?

1924 Anayasasında: TBMM (m.4)

1961 Anayasasında: “yetkili organlar” (m.4/2)

1982 Anayasasında: “yetkili organlar” (m.6/2)

 

SORU 5: “Ad hoc komisyon” ne demektir? Açıklayınız.

 

Özel (Ad Hoc) Komisyonlar XE "Özel (Ad Hoc) Komisyonlar" .- Parlâmentonun, sırf belli bir konuda çalışmak üzere kurduğu, Anayasa, kanunlar veya İçtüzük tarafından öngörülmemiş komisyondur. Bu tür komisyonlara “özel komisyon” veya “ad hoc komisyon XE "ad hoc komisyon" ” denir.

 

SORU 6: Olağanüstü hâllerde temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılmasının şartlarını sadece sayınız.

 

1. Savaş, seferberlik, sıkıyönetim veya olağanüstü hallerden biri mevcut olmalıdır.

2. Milletlerarası hukuktan doğan yükümlülükler ihlâl edilmemelidir

3. Ölçülülük ilkesine uyulmalıdır.

4. 15’inci maddenin ikinci fıkrasında sayılan hak ve ilkelerden oluşan çekirdek alana dokunulmamalıdır. Bu çekirdek alan şunlardan oluşur:

a) Yaşama hakkı XE "yaşama hakkı" , maddî ve manevî varlığın bütünlüğü

b) Din, vicdan, düşünce ve kanaatlerin XE "din, vicdan, düşünce ve kanaatlerini"  açıklanmaya zorlanamaması

c) Suç ve cezaların geçmişe yürümezliği

   d) Masumluk karinesi.

 

 

SORU 4: Aşağıda iki maddesi verilen 5617 sayılı Kanunda Anayasaya aykırı bir yön var mıdır? Tartışınız.

 

28 Mart 2007 tarih ve 5615 sayılı Ge­lir Ver­gi­si Ka­nu­n­u Ve Bazı Kanunlarda De­ği­şik­lik Ya­pıl­ma­sı­na Da­ir Ka­nun (Resmî Gazetede Yayın Tarihi: 04 Nisan 2007).

MAD­DE 5- 193 sa­yı­lı Ka­nu­nun mü­ker­rer 80 in­ci mad­de­si­nin bi­rin­ci fık­ra­sı­nın (6) numara­lı ben­din­de yer alan “dört yıl için­de” iba­re­si “beş yıl için­de” ola­rak de­ğiş­ti­ril­miş­tir.

MAD­DE 32- Bu Ka­nu­nun;

a) 3, 4, 5, 8 ve 9 un­cu mad­de­le­ri; 10 un­cu mad­de­si­nin, 193 sa­yı­lı Ka­nu­nun  ge­çi­ci 67 nci mad­de­si­nin (14) nu­ma­ra­lı fık­ra­sı­na iliş­kin de­ği­şik­lik hük­mü, 11, 25, 26, 28, 29, 30 ve 31 inci mad­de­le­ri ile ge­çi­ci 2 nci ve ge­çi­ci 3 ün­cü mad­de­le­ri 1/1/2007 ta­ri­hin­den ge­çer­li ol­mak üze­re ya­yı­mı ta­ri­hin­de, …. yü­rür­lü­ğe gi­rer.

31 Aralık 1960 tarih ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu , MÜKERRER MADDE 80 - (Ek: 2361 - 24.12.1980) (22.7.1998 tarih ve 4369 sayılı Kanunun 82/3-d maddesi ile 1.1.1999 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlükten kaldırılmıştır.)Mükerrer Madde 80.- (Yeniden Düzenleme: 4783 - 7.1.2003 / m.4 - Yürürlük m.16) Aşağıda yazılı mal ve hakların elden çıkarılmasından doğan kazançlar değer artışı kazançlarıdır.

6. İktisap şekli ne olursa olsun (ivazsız olarak iktisap edilenler hariç) 70 inci maddenin birinci fıkrasının (1), (2), (4) ve (7) numaralı bentlerinde yazılı mal (gerçek usulde vergiye tabi çiftçilerin zirai istihsalde kullandıkları gayrimenkuller dahil) ve hakların, iktisap tarihinden başlayarak dört yıl içinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar.         (NOT: Değer artışı kazançları gelir vergisine tâbidir).

 

Cevap: 5617 sayılı Kanunun 32’nci maddesinin Anayasanın hukuk devleti ilkesini düzenleyen 27’nci maddesine aykırı olduğu ileri sürülebilir. Çünkü vergi alanında geçmişe etkili düzenleme getirmektedir. Vergi alanında yükümlülerin aleyhine geçmişe etkili uygulama ise hukuk güvenliği ilkesini (önceden bilinebilirlilik ilkesini) ve dolayısıyla hukuk devleti ilkesine aykırıdır. 1 Ocak 2003 ilâ 4 Nisan 2003 tarihleri arasında ev almış bir kişi bu evini 1 Ocak 2007 ilâ 4 Nisan 2007 tarihleri arasında satsaydı değer artışı kazancından dolayı vergilendirilmeyecekti. Oysa bu tarihler arasında  satması durumunda 4 Nisan 2007 tarihinde yürürlüğe giren 5617 sayılı Kanuna göre bu kişi vergilendirilecektir.

 

 

 

SORU 7: 14 ay hapis cezasına mahkûm olan ve cezası ertelenen kişi milletvekili adayı olabilir mi? Neden?   A) Olabilir.     X B) Olamaz.   (Bu tür sorularda önce şıkkı seçiniz; sonra da gerekçesini yazınız).

 

Çünkü,  ertelemenin milletvekili zeçilme yeterliliği üzerinde bir etkisi yoktur. TCK m.51/8 göre erteleme durumunda denetim süresi iyi halli geçmiş olunca, mahkumiyet kalkmamakta, ceza infaz edilmiş sayılmaktadır.

 

 

SORU 8: YSK, üç ve yedi günlük itiraz süreleri geçmiş olsa bile bazı istisnaî durumlarda millet-ekilinin seçilmesine dair tutanağı iptal edebilmektedir. YSK’nın bu içtihadına ne isim verilmektedir?

Tam kanunsuzluk

 

SORU 9:  Varsayalım ki bir kanun hükmünde kararnameyle şu hüküm getirilmiş olsun: “Gazeteler, millî güvenliğin, kamu düzeninin, genel ahlakın korunması sebebiyle hâkim kararıyla toplatılabilir”. Bu hüküm, Anayasamıza uygun mudur? Neden?

A) Uygundur.       X B) Aykırıdır.

Çünkü, KHK ile temel hak ve hürriyetler sınırlandırılamaz.

 

 

SORU 10. Milletvekili M’nin yasama dokunulmazlığı yaralama suçundan dolayı kaldırılmış ve yargılanması sonucu 10 ay hapis cezası almıştır. SORU: M’nin cezası infaz edilebilir mi? Edilebilirse neden? Edilemezse neden?

B) İnfaz edilebilir.         XB) İnfaz edilemez.

Çünkü, cezanın infazı milletvekilinin sonuna bırakılır (Anayasa, m.83/3)

 

 

 

SORU 11: Bir milletvekili hakkında bir Cumhuriyet savcısı soruşturma açmıştır. Bunu öğrenen milletvekili Cumhuriyet savcısına yazılı olarak başvurmuş ve söz konusu suç iddiası konusunda yargılanmayı kabul ettiğini ve kendisi hakkında dava açılmasına izin verdiğini başvurmuştur. Cumhuriyet savcısı bunun üzerine milletvekili hakkında dava açmış ve mahkemede milletvekilinin kendisinin yargılanmayı kabul ettiğinden bahisle yargılamaya devam etmiştir. Mahkemenin yargılamaya devam etmesi doğru mudur? Neden?

A) Doğrudur.       xB) Yanlıştır.

Çünkü, yasama dokunulmazlığı kamu düzenindendir.

 

 

 

 

SORU 12: TBMM Genel Kurulunda toplantı yetersayısının mevcut olduğu karinesi ne demektir ve bu karine nasıl çürütülebilir?

Toplantı yetersayısı karinesi, TBMM Genel Kurulunu yöneten Başkan veya Başkanvekilinin birleşimi “toplantı yetersayısı vardır, görüşmelere başlıyoruz” diyerek açmasıdır.  Bu karine, 20 milletvekilinin ayağa kalkarak yoklama yapılmasını istemesiyle çürütülür.

 

 

SORU 13: Meclis çalışmalarına özürsüz ve izinsiz olarak bir ay içinde toplam beş birleşim günü katılmayan bir milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesi hakkında TBMM Genel Kurulunda açık oylama yapılmıştır.  Oylamada 250 kabul, 230 ret ve 15 çekimser oyu çıkmıştır. Söz konusu milletvekilinin milletvekilliği düşmüş müdür? Bu oylamada karar yetersayısı var mıdır? Neden?

A) Karar yetersayısı vardır.       xB) Karar yetersayısı yoktur.

Çünkü, söz konusu sebepten milletvekilliğinin düşmesine için Anayasa m.84/4 özel karar yetersayısı öngörülmüştür ve bu sayı üye tamsayısı salt çoğunluğu (276) dur. Örnek olayda ise kabul oyu sayısı 250 de kalmıştır.

 

 

 

SORU 14: Anayasanın 13’üncü maddesinde temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılmasının sınırı olarak öngörülmüş çeşitli güvenceler (sınırlar, ilkeler, yasaklar) vardır. Bu güvencelerden biri, ilk defa 1961 Anayasası tarafından öngörülmüştür. Daha sonra 1982 Anayasası tarafından bu güvence benimsenmemiştir. Ancak 2001 Anayasa değişiklikleriyle bu güvence benimsenmiş ve 1982 Anayasasına tekrar girmiştir. Bu güvencenin adı nedir?

Öz güvencesi

 

SORU 15: Temel hak ve hürriyetler korunmasında teşriî başvuru yolunda TBMM Dilekçe Komisyonunun başvuru hakkında aldığı kararların hukukî gücü nedir? Belirtiniz.

Bağlayıcı bir gücü yoktur. İcrai nitelikte değildir.

 

 

SORU 16: Varsayalım ki TBMM Genel Kurulu kürsüsünde konuşma yapan milletvekili olmayan bir bakan kendisine oturduğu yerden hakaret eden bir muhalefet partisi milletvekilini silahını çekip öldürmüştür. Söz konusu bakan yasama sorumsuzluğundan veya yasama dokunulmazlığından yararlanır mı? Neden?

Olayda yasama sorumsuzluğu işlemez. Çünkü oy, söz düşünce açıklaması yok. Olayda yasama dokunulmazlığı da işlemez. Çünkü ağır cezalık suçüstü hâli vardır.

 


 

TEST SORULARI

Her biri 2 puan değerindedir. Yanlış doğruyu götürmez Cevapları aşağıdaki cevap tablosuna işaretleyiniz.

Öğrencinin Adı Soyadı:

 

A A                   CEVAP TABLOSU                 A A

1. (A) (B) (C) (D) (E)

2. (A) (B) (C) (D) (E)

3. (A) (B) (C) (D) (E)

4. (A) (B) (C) (D) (E)

5. (A) (B) (C) (D) (E)

6. (A) (B) (C) (D) (E)

7. (A) (B) (C) (D) (E)

8. (A) (B) (C) (D) (E)

9. (A) (B) (C) (D) (E)

10. (A) (B) (C) (D) (E)


 

 

UYARI Test soruları Kemal Gözler, Türk Anayasa Hukuku Dersleri, Bursa, Ekin, 2007, s.229-232’den alınmıştır. Sorular yazarın izni olmadan başka yerde kullanılamaz.

 

SORU 1: Türkiye’de siyasî partiler tarihine ilişkin olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) İkinci meşrutiyetten sonra 1876 Kanun-u Esasîsi döneminde siyasî partiler, birer dernek (cemiyet) olarak düşünülmüş ve düzenlenmiştir.

b) 1924 Anayasası döneminde siyasî partiler, birer dernek (cemiyet) olarak düşünülmüş ve düzenlenmiştir.

c) İkinci Meşrutiyet döneminde siyasî partilerin kurulmasında “serbestlik sistemi” geçerliydi, yani siyasî partiler izin almaksızın kurulabiliyordu.

d) Cumhuriyet döneminde 1946 yılına kadar siyasî partilerin kurulmasında “izin sistemi” geçerliydi; yani bir siyasî partinin kurulabilmesi için yetkili makamların iznini alması gerekiyordu.  

*e) 27 Mayıs 1960 ve 12 Eylül 1980 hükümet darbelerinden sonra, bütün siyasî partiler feshedilmiştir.

SORU 2: Siyasî partilerin kapatılması konusunda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) içtihatlarıyla ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) AİHS’de siyasî parti kurma hürriyeti bu isim altında tanınmamıştır.

b) AİHM içtihatlarına göre, siyasî parti kurma hürriyeti, AİHS’nin 11’inci maddesinde güvence altına alınmış olan dernek kurma hürriyetinin kapsamında bulunur; bu hürriyetin sağladığı korumadan yararlanır.

*c) AİHM içtihatlarına göre parti kapatma sebeplerinin Anayasa ile belirlenmesi gereklidir.

d) AİHM içtihatlarına göre, parti kapatma, ülke bütünlüğünün korunması, millî güvenliğin sağlanması gibi meşru bir amaç gütmelidir.

e) AİHM içtihatlarına göre, parti kapatma tedbirine ancak bu tedbirin “demokratik bir toplumda gerekli” olması durumda başvurulabilir.

SORU 3: Siyasî parti kapatma davalarına ilişkin olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

*a) Bu davalarda Anayasa Mahkemesi, kapatılması istenen partinin devlet yardımından yoksun bırakılmasına karar verebileceği gibi, siyasî partinin yapılacak ilk seçimlere katılmasının yasaklanmasına da karar verebilir. XE "siyasî partinin seçimlere katılmasının yasaklanması"  

b) Siyasî parti kapatma davalarında Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uygulanır.

c) Siyasî parti kapatma davaları dosya üzerinde incelenir ve karara bağlanır.

d) Siyasî parti kapatma davalarında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısından sonra kapatılması istenen siyasî partinin genel başkanlığının veya tayin edeceği bir vekilinin savunması dinlenir.

e) Siyasî parti kapatma davasının sonucunda Anayasa Mahkemesinin vereceği kararlar kesindir.

SORU 4: Siyasî partilerin kapatılması kararının sonuçlarına ilişkin olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

*a) Kapatılan partinin tüzel kişiliği, kapatma kararının Resmi Gazetede yayınlandığı gün sona erer.

b) Anayasa Mahkemesi kararıyla kapatılan partinin malvarlığı hazineye geçer.

c) Bir siyasî partinin temelli kapatılmasına beyan veya faaliyetleriyle sebep olan kurucuları dahil üyeleri, Anayasa Mahkemesinin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararının Resmî Gazetede gerekçeli olarak yayımlanmasından başlayarak beş yıl süreyle bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve deneticisi olamazlar.

d) Partisinin temelli kapatılmasına beyan ve eylemleriyle sebep olduğu Anayasa Mahkemesinin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararında belirtilen milletvekilinin milletvekilliği, bu kararın Resmî Gazetede gerekçeli olarak yayımlandığı tarihte sona erer.

e) Temelli kapatılan bir parti bir başka ad altında kurulamaz.

SORU 5: Siyasî partilerin kapatılması kararına ilişkin olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Anayasa Mahkemesi, bir siyasî partinin kapatılmasına ancak üye tam sayısının beşte üç çoğunluğuyla karar verebilir.

*b) Anayasa Mahkemesi, bir siyasî partinin devlet yardımından yoksun bırakılmasına ancak üye tam sayısının beşte üç çoğunluğuyla karar verebilir.

c) Anayasa Mahkemesinin parti kapatma kararı Bakanlar Kurulu tarafından uygulanır.

d) Anayasa Mahkemesinin uygulamada kapatma davalarında ihtiyati tedbir kararı verdiği de görülmektedir.

e) Siyasî partinin “kapanması”, kapatılmasını engellemez.

SORU 6: Siyasî parti kapatma sebeplerinde sınırlılık tezi kabul edilirse aşağıdaki hangi sebepten dolayı bu partinin kapatılması mümkündür?

*a) Partinin tüzüğünde saltanatın geri getirilmesinin partinin amacı olduğunun yazması.

b) Partinin ticari faaliyette bulunması.

c) Partinin temelli kapatılmasına rağmen başka bir ad altında tekrar kurulması

d) Partinin üyelerine askeri üniforma giydirmesi

e) Partinin iç yapı ve çalışmalarında demokrasi ilkesine aykırı davranması

SORU 7: Siyasî partilerin kapatılmasına ilişkin aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Siyasî partilerin tüzük ve programlarının Anayasanın 68’inci maddesinin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı olması durumunda siyasî parti temelli kapatılır.

b)  XE "Tüzük ve Programlarının Anayasa, m.68/4’e Aykırı Olması" Bir siyasî partinin Anayasanın 68’inci maddesinin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı eylemlerinden ötürü temelli kapatılmasına, ancak, onun bu nitelikteki fiillerin işlendiği bir odak haline geldiğinin Anayasa Mahkemesince tespit edilmesi halinde karar verilir

c) Yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzelkişilerden maddî yardım alan siyasî partiler temelli olarak kapatılır.

d) Siyasî partilerin tüzük ve programlarının Anayasanın 68’inci maddesinin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı olması durumunda, Anayasa Mahkemesi, temelli kapatmaya karar verebileceği gibi, söz konusu siyasî partinin devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılmasına da karar verebilir. 

*e) Anayasa Mahkemesi, yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzelkişilerden maddî yardım alan siyasî partileri temelli olarak kapatabileceği gibi, bu partilerin devlet yardımından yoksun bırakılmasında da karar verebilir.

SORU 8: Siyasî partilerin kapatılmasında “odak olma ölçütü”ne ilişkin aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Odak olma ölçütü, siyasî parti yöneticilerinin eylemlerinin Anayasanın 68’inci maddesinin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı olması durumunda aranır.

b) Odak olma ölçütü, siyasî parti üyelerinin eylemlerinin Anayasanın 68’inci maddesinin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı olması durumunda aranır.

*c) Odak olma ölçütü, siyasî partilerin tüzük ve programlarının Anayasanın 68’inci maddesinin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı olması durumunda aranır.

d) Odak olma ölçütü, Anayasamızın 69’uncu maddesine 1995 anayasa değişiklikleriyle eklenmiştir.

e) Odak olma ölçütünün ne anlama geldiği Anayasanın 69’uncu maddesine 2001 yılında eklenen bir hükümle açıklanmıştır.

SORU 9: Siyasî parti yasaklarıyla ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Siyasî partilerin tüzük ve programları ile eylemleri, Devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı olamaz.

*b) Siyasî partiler, yurt dışı teşkilatı kuramazlar.

c) Din, dil, ırk, mezhep ve bölge adlarıyla veya aynı anlama gelen adlarla da siyasî partiler kurulamaz.

d) Siyasî partilerin faaliyetleri, parti içi düzenlemeleri ve çalışmaları demokrasi ilkelerine uygun olur.

e) Siyasî partiler, ticarî faaliyetlere girişemezler.

SORU 10: Siyasî partilerin mali denetimiyle ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a) Siyasî partilerin mali denetimi Anayasa Mahkemesi tarafından yapılır.

b) Mali denetim sonucunda siyasî partilerin kanuna uygun olmayan gelir ve giderleri olduğu tespit edilirse, bunların hazineye irat kaydedilmesine karar verilir. 

c) Siyasî partilerin kanuni sınırları aşan taşınmaz malları varsa bu malların Hazine adına tapuya tesciline karar verilir.

*d) Mali denetim sonucunda tespit parti saymanın tespit edilen açıklarının, saymana ödettirilmesine karar verilir.

e) Anayasa Mahkemesi siyasî partilerin mali denetiminde Sayıştaydan yardım alabilir.

 

 Başarılar Dilerim.

Doç. Dr. Kemal Gözler


 

 

 

 

Test Kısmının CEVAP Anahtarı

 

SORU 1: E

SORU 2: C

SORU 3: A

SORU 4: A

SORU 5: B

SORU 6: A

SORU 7: E

SORU 8: C

SORU 9: B

SORU 10: D

 

Test soruları Kemal Gözler, Türk Anayasa Hukuku Dersleri, Bursa, Ekin, 2007, s.229-232’den alınmıştır. Sorular yazarın izni olmadan başka yerde kullanılamaz.

 

KORSAN YAYINCILARA VE FOTOKOPİCİLERE UYARI: 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 3.3.2004 tarih ve 5101 sayılı Kanunla değişik 72’nci maddesi, bir kitabı herhangi bir şekilde (fotokopi dahil) çoğaltanları, dağıtanları, satanları, ticarî amaçla elinde bulunduranları, 2 (iki) yıldan 4 (dört) yıla kadar hapis cezasıyla veya 50 (elli) milyar liradan 150 (yüzelli) milyar liraya kadar ağır para cezasıyla veya zararın ağırlığı dikkate alınarak bunların her ikisiyle birden cezalandırmaktadır.

 

İKTİBAS KONUSUNDA UYARILAR: 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 35’inci maddesine göre, bir kitaptan iktibas (alıntı) yapılabilmesi için şu şartlara uyulması gerekir: (1) İktibas, bir eserin “bazı cümle ve fıkralarının” bir başka esere alınmasıyla sınırlı olmalıdır (m.35/1). (2) İktibas, maksadın haklı göstereceği bir nispet dahilinde ve münderecatını aydınlatmak maksadıyla yapılmalıdır (m.35/3). (3) İktibas, belli olacak şekilde yapılmalıdır (m.35/5) [Bilimsel yazma kurallarına göre, aynen iktibasların tırnak içinde verilmesi ve iktibasın üç satırdan uzun olması durumunda iktibas edilen satırların girintili paragraf olarak dizilmesi gerekmektedir]. (4) İktibas ister aynen, ister mealen olsun, eserin ve eser sahibinin adı belirtilerek iktibasın kaynağı gösterilmelidir (m.35/5). (5) İktibas edilen kısmın alındığı yer (sayfa numarası) belirtilmelidir (m.35/5).

5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 3.3.2004 tarih ve 5101 sayılı Kanunla değişik 71’inci maddesinin 4’üncü fıkrası, 35’inci maddeye aykırı olarak “kaynak göstermeyen veya yanlış yahut kifayetsiz veya aldatıcı kaynak” göstererek iktibas yapan kişileri, 2 (iki) yıldan 4 (dört) yıla kadar hapis cezasıyla veya 50 (elli) milyar liradan 150 (yüzelli) milyar liraya kadar ağır para cezasıyla veya zararın ağırlığı dikkate alınarak bunların her ikisiyle birden cezalandırmaktadır.

Ayrıca Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 18 Şubat 1981 tarih ve E.1980/1, K.1981/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre “iktibas hususunda kullanılan eser sahibinin ve eserinin adı belirtilse bile eser sahibi, haksız rekabet hükümlerine dayanarak Borçlar Kanununun 49. maddesindeki koşulların gerçekleşmesi hâlinde manevi tazminat isteyebilir”.

Bu Kitaptan Yapılacak İktibaslar Konusunda Açıklamalar: (1) Bu kitabın metninden iktibas yapılırken yukarıdaki koşullara uyulmalı ve kaynak gösterilse dahi iktibas oranı haksız rekabet teşkil edecek düzeye ulaşmamalıdır. (2) 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 35’inci maddesi, iktibası “bazı cümle ve fıkraların bir başka esere alınması” ile sınırlandırdığına göre, bu kitapta kullanılan orijinal kutu, şema, tablolar, yazarın yazılı izni olmaksızın, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemezler.

 


2006 Yılı SORULARI

 

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 

Mid Term 1 (28 Mart 2006) (Doç. Dr. Kemal Gözler)

Ad Soyad:

No:

TALİMAT: 1982 Anayasası metnini kullanmak serbesttir. Her sorunun değeri sorunun yanında belirtilmiştir. Süre 50 dakikadır. Lütfen okunaklı yazınız. Sadece istenilene cevap veriniz. Küçük küçük ve sık satır yazmayınız.

SORULAR

1. Türkiye’de otomobil sürmek için “sürücü belgesi” almak gerekir. Bu, temel hak ve hürriyetlerin kullanılması sistemlerinden hangisine örnektir? Sadece sistemin ismini yazınız. (5 puan)

 

 

2. 1961 Anayasanın yargı alanında getirdiği iki yeniliği yazınız. (5 p.)

a)

b)

 

3. Bir kanunun kabulü için yapılan oylamada TBMM Genel Kurulunda 210 kabul, 190 ret, 30 çekimser oy çıkmıştır. Bu oylamada Anayasanın aradığı karar yetersayısı var mıdır? (5 p). (Önce şıklardan birisini seçin. Sonra gerekçesini yazın).   A) Karar yeter sayısı vardır. Anayasaya bir aykırılık yoktur.     B) Karar yetersayısı yoktur. Çünkü,

 

 

 

 

4. 1924 Anayasasının benimsediği demokrasi anlayışı nasıldı? Bu anlayışın sadece ismini yazınız. (5 p)

 

 

Aşağıdaki dört test sorusu (5-8) önceki yıllarda sorulmuş hakimlik sınavı sorularından alınmıştır:

5. 1982 Anayasasına göre, Cumhurbaşkanının yayımlanmasını uygun bulmadığı kanunları bir kez daha görüşülmesi için TBMM'ye geri gönderme yetkisi ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? (5 p)

A) Cumhurbaşkanının geri gönderdiği bir kanunu TBMM'nin aynen kabul edebilmesi için, TBMM üye tamsayısının üçte iki çoğunluğunun oyu gerekir.

B) Cumhurbaşkanı dilerse kanunun tümümü değil, sadece uygun bulmadığı hükümlerini TBMM'ye geri gönderebilir.

C) Cumhurbaşkanının yayımlanmasını uygun bulmadığı kanunu bir kez daha görüşülmesi için TBMM'ye göre gönderebilmesi için Başbakan ve ilgili bakanın imzası gerekir.

D) Cumhurbaşkanı, Bakanlar Kuruluna kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi veren bir yetki kanununu bir kez daha görüşülmesi için TBMM'ye geri gönderemez.

E) Cumhurbaşkanını geri gönderme yetkisini 20 gün içinde kullanmalıdır.

 

6. 1982 Anayasasına göre, TBMM'nin aşağıdaki işlemlerinden hangisi bir "parlamento karan" değildir? (5 p)

A) TBMM İçtüzüğünde değişiklik yapılması                                                                               D) Bir milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması

B) Cumhurbaşkanının seçilmesi                                                                                                                                     E) Bir bakanın Yüce Divana sevk edilmesi

C) Bir milletlerarası antlaşmanın onaylanmasının uygun bulunması

 

7. Olağanüstü hallerde, temel hak ve özgürlükler için Anayasada öngörülmüş bulunan aşağıdaki güvencelerden hangisi kaldırılabilir?  (5 p)

A) Dernekler önceden izin alınmaksızın kurulurlar.                      D) Kişinin maddi ve manevi varlığının bütünlüğüne dokunulamaz.

B) Suç ve cezalar geçmişe yürütülemez.                                                                        E) Kimse din, vicdan, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz.

C) Suçluluğu mahkeme kararıyla saptanıncaya kadar kimse suçlu sayılamaz.

 

8. Milletvekilliği sırasında 2 yıl hapis cezası ile kesin hüküm giyen milletvekilinin durumu hakkında aşağıdakilerden hangisi doğru bilgidir? (5 p)
A) Bu durumda milletvekilliği başkaca bir işleme gerek kalmadan kendiliğinden düşer.
B) Milletvekilliğin düşmesine Yüksek Seçim Kurulu karar verir.

C) Milletvekilliğinin düşmesine TBMM Genel Kurulu karar verir.

D) Bu durumda milletvekilliği, bu husustaki kesin mahkeme kararının TBMM Genel Kurula bildirildiği anda düşer.

E) Bu milletvekilinin milletvekilliği düşmez; aldığı cezanın yerine getirilmesi de milletvekilliği sıfatının sona ermesine bırakılır; milletvekilliği süresince zamanaşımı işlemez.

 

9. Varsayalım ki TBMM çıkardığı bir kanunla şöyle bir düzenleme yapmıştır: “Türkiye’de yabancılar dernek kurabilmesi veya kurulmuş bir derneğe üye olabilmeleri İçişleri Bakanlığının iznine bağlıdır”.  (10 p)  Bu düzenleme Anayasaya uygun mudur? Neden?     A) Anayasaya uygundur.         B) Anayasaya aykırıdır.   

Çünkü,

 

 

 

 

 

 

 

 

10. A) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini çiğnediği kanaatine varırsa hükmedebileceği müeyyide nedir?  B) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine aykırı olan işlemini iptal edebilir mi? C) Bir Türk Mahkemesinin kararının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine aykırı olduğu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararıyla tespit edilirse, hakkında karar verilen kişinin Türk Mahkemesi kararına karşı yapabileceği bir şey var mıdır? (10 p)

A)

 

B)

 

C)

 

11. Varsayalım ki gelecek genel seçimler 2007 yılının Kasım ayının ilk Pazar günü yapılacaktır. TBMM, 1 Şubat 2007 günü seçim kanununda değişiklik yaparak nispi temsil seçim sistemini terk etmiş ve tek-isimli-tek turlu  çoğunluk sistemini kabul etmiştir. Ayrıca aynı kanunla ülke genelindeki % 10’luk seçim barajını da kaldırmıştır. Kasım 2007 seçimleri,  çoğunluk sistemine göre yapılmış ve  keza %10’luk baraj da uygulanmamıştır. Bu olayda anayasaya bir aykırılık var mıdır? (10 p). A) Anayasaya aykırılık yoktur.         B) Anayasaya aykırılık vardır. Çünkü,

 

 

 

 

 

12. TBMM bir kanun çıkararak T. C. Ombudsmanlık Başkanlığı kurmuştur. Anamuhalefet partisi bu kanuna karşı süresi içinde ve usûlüne uygun olarak Anayasa Mahkemesinde iptal davası dava açmıştır. Anamuhalefet Partisi böyle bir kurumun Anayasada yer almadığını o nedenle bu Kanunun Anayasaya aykırı olduğunu iddia etmektedir. Bu kanun, Anayasaya aykırı mıdır?   A) Anayasa aykırıdır.     B) Anayasaya aykırı değildir.   Çünkü, 

 

 

 

 

 

13. Ekte dağıtılan Diyarbakır Altıncı Ağır Ceza Mahkemesinin 6 Mayıs 2005 tarihli kararının Anayasamıza uygunluğunu tartışınız. (10 p)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

14. Ekte dağıtılan Murat Yetkin’in Radikal Gazetesinin 2 Aralık 2005 tarihli sayısında yayınlanan “Sürpriz Seçim Olabilir mi” balıklı yazısını anayasa hukuku açısından değerlendiriniz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Etrafınızdaki arkadaşlarınızın ismini yazınız. Ön:                                Arka:                                   Sağ:                                 Sol:

Sorular ve cevaplarına dersin web sayfasından ulaşabilirsiniz (http://home.ku.edu.tr/~kgozler/law104.htm)


 

LAW 104 Mid Term 1. 28 Mart 2006, Ek Sınav Malzemesi

Soru 13 İçin Metin: Diyarbakır Altıncı Ağır Ceza Mahkemesinin 6 Mayıs 2005 Tarihli Kararı.- “Talebin kabulü ile yurt dışı bağlantılı olarak illegal silahlı terör örgütlerinin yasadışı faaliyetlerine yönelik olarak faillerin belirlenmesi, ele geçirilmesi ve suç delillerinin elde edilmesi ve eylem planlamalarının önceden öğrenilmek sureti ile engellenmesi başka yollarla mümkün olmadığından yurt dışı çıkışlar ve girişler dahil olmak üzere, Telsim, Turkcell, Avea, Türk Telekom AŞ uzak mesafe telefon hizmeti vermeye yetkili A, B, C tipi lisansı olan iletişim şirketleri tarafından işletilen ve telefon üzerinden yapılan iletişime ait tüm detay kayıtlarının (cell id, data hattı, imai, ams, mms, gprs üzerinden internete bağlanma bilgileri) MİT Müsteşarlığı’nca alınması ve incelenmesi hususunda Anayasa’nın 22. maddesi ile 4422 sayılı yasanın 2, 4, 11 ve 16. maddeleri uyarınca izin verilmesine karar verildi.”  (Vatan, 1 Haziran 2005; Hürriyet, 2 Haziran 2005).

İzleme’nin terim sözlüğü

Cell id: Telefon üzerinde kullanıcıya görünen semt adı. Aslında iletişim için hangi baz istasyonun kullanıldığını gösterir. Cell id ile konuşmayı yapanın o sırada hangi semtte bulunduğu tespit edilir.

Data hattı: Bilgisayarlara uzaktan bağlanıldığında iletişimi hızlandıran özel bilgi aktarma hattı.

IMEI: Cep telefonunun seri numarası.

AMS (Akıllı mesaj servisi): Bilgisayar üzerinden internet sayesinde bir yada birden çok kişinin cep telefonuna aynı anda kısa mesaj gönderen sistem.
MMS (multimedya mesaj servisi): Kısa mesaj sadece yazılı mesaj gönderirken bu servisle sesli görüntülü mesaj göndermek mümkün olur.

GPRS (General Packet Radio System): İnternete cep telefonuyla hızlı bağlanmak için sistem.

VoIP: Telefon görüşmelerini mesafeden bağımsız olarak internet üzerinden sağlayan teknoloji. İletişim için telefon yerine internet hatları kullanıldığı için görüşme maaliyetleri düşer.

IP sunucu karşı sunucu bağlantıda kullanılan telefon bağlantısı: Internet protokol kelimelerinin kısaltılmasıyla oluşan IP dinamik ve statik olarak ikiye ayrılır. Dinamik IP sürekli değişirken statik IP internet sunucu bilgisayarlarda kullanılır. Cep telefonu ile IP’si bilinen bilgisayara uzaktan bağlantı kurulur. 

 

Soru 14 İçin Metin

Sürpriz seçim olabilir mi?

Murat Yetkin

AKP'nin seçimi öne almamak için nedeni çok. Ancak her şey 2006'nın ilk yarısında belli olacak

Radikal, 02/12/2005

AKParti hükümetinin 2006 bütçesi çerçevesinde önüne koyduğu icraat programını alt alta koyunca ilk akla gelen, hükümetin seçime gitme hazırlığı yaptığı oluyor. Ayrıntılarını haber sayfalarında okuyabilirsiniz, bugüne dek bu kadar popülist adımlar atan her hükümet, erken seçim söylentilerini önce yalanlamış, ancak kısa süre sonra seçime gitmiştir.

Başbakan Tayyip Erdoğan ve hükümetinin ve AK Parti Meclis yönetiminin üyeleri, her fırsatta erken seçime gitmeyeceklerini, Türkiye'de son dönem, zamanında seçim yapan ilk iktidar olacaklarını, bu durumun da ülkedeki siyasi istikrarın göstergesi sayılacağını söylüyor.

Erdoğan'ın erken seçime gitmemek için bu siyasi söylem dışında nedenleri de var. Öncelikle, uluslararası sermaye çevreleri tarafından görülmemiş övgülere yol açan ekonomik politikadaki gidişin seçim ortamının belirsizliğiyle tavsamasını istemiyorlar. Gelecek yılın Avrupa Birliği, Kıbrıs ve Kürt meseleleri başta olmak üzere yeterince siyasi sorunlarla dolu olacağı zaten görüldüğünden, bunların üzerine bir de seçim ortamının getireceği sorunların eklenmesini istemiyorlar.

Ancak, AK Parti kurmaylarının seçime gitmek istememesindeki asıl neden, Ankara'daki yaygın inanca göre 2007'deki cumhurbaşkanlığı seçimi.

Bu konuyu, parti içi dar sohbetlerde bile açtırmak istemediğine dair bilgiler var, ama Erdoğan belli bir düzeye ulaşan her Türk siyasetçisi gibi Çankaya Köşkü'ne yerleşmek istiyor.

Erdoğan'ın Çankaya'ya çıkmasına yönelik eleştiriler iki başlık altında toplanabilir. Birincisi, ideolojik-psikolojik nedenler: Özetle, Tayyip beyin eşi Emine hanımın türbanlı olması. Bunun, Atatürk Türkiye'sinin kodlarına indirilmiş ciddi bir darbe olacağını öne sürenler var. Öte yandan buna bir anayasal ve yasal engel bulunmuyor. İkincisi ise siyasi öngörülere dayanıyor. Bu öngörü ve iddiaları en net şekliyle CHP lideri Deniz Baykal dile getiriyor. Şöyle özetlenebilir: 'Erdoğan'ın cumhurbaşkanı seçilmesi o kadar önemli değil. Önemli olan bu Meclis'in cumhurbaşkanını seçmemesi. Bu Meclis'in seçeceği AK Parti çizgisindeki bir cumhurbaşkanı (Eşleri türbanlı olmayan Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül veya Devlet Bakanı Mehmet Aydın gibi bir isim de olsa), cumhurbaşkanlığı yetkileri içinde olan Anayasa Mahkemesi üyesi atama konusunda parti çizgisi dışına çıkmayacaktır. Dolayısıyla, Anayasa Mahkemesi birkaç yıl içinde AK Parti'nin çeşitli ittifaklarla Meclis'ten geçirebileceği ve yasal sistemi İslami kurallarla donatma amaçlı yasal düzenlemeleri 'Anayasa'ya aykırılık' nedeniyle geri çeviremeyecek duruma gelecektir. Amaç budur.

Bu senaryoya, giderek daha çok konuşulur olan şu ekleme de yapılıyor: Bu aşamada, başkanlık sistemi devreye girecektir. Dolayısıyla Erdoğan ilk aşamada cumhurbaşkanı olmayı değil, birkaç yıl daha bekleyip Türkiye'nin ilk başkanı olmayı hedeflemektedir.

Başkanlık sisteminin Türkiye için de, muhalefetteki CHP için de mutlaka kötü olacağı yolundaki bakışın doğruluğu henüz yeterince tartışılmış değil. Ancak bu senaryo, AK Parti'nin erken seçime gitmek istememesinin gerekçesi olarak sunuluyor. CHP, belki de bu yüzden önceki gün, 2006'da seçim olacakmış gibi çalışmalara başlama kararı aldı.

Öte yandan, AK Parti'nin en üst kademelerinden sızan bilgiler, partinin ağır toplarının artık erken seçim soruları ve söylentilerini yalanlamakta eskisi kadar katı olmadıkları, hatta kimi durumlarda, soruları yanıtsız bıraktıkları yönünde. Eğer AK Parti yönetim kademelerinde erken seçim bir ihtimal olarak dahi senaryolara dahil edilmişse, ya da edilmek üzereyse, bunun için fazla bir vakit yok.

Anayasa'ya göre, seçimin normal zamanından önceki bir yıl içinde erken seçim yapılamıyor. Yani bir erken seçim olacaksa, bunun en son tarihi Kasım 2006 başı olabilir. (En son seçimin tarihi 3 Kasım 2002 idi.) Yine Anayasa ve yasalara göre, Meclis'in seçim kararı alması ile seçimlerin yapılması arasında en az doksan gün olmak zorunda. Bu da bizi üç ay geriye doğru giderek temmuz sonuna getiriyor. Yani Türkiye bir erken seçime gidecekse bunun kararının 2006'nın ilk yarısında, Meclis tatile girmeden önce alınması zorunluluğu var.

Tekrarlamak gerekir ki, 2006 zor bir yıl olacak ve ne olacaksa ilk yarısı içinde olacak.

Kaynak: http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=171714


CEVAPLAR

 

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU
Mid Term 1
(28 Mart 2006) (Doç. Dr. Kemal Gözler)

Ad Soyad:

No:

TALİMAT: 1982 Anayasası metnini kullanmak serbesttir. Her sorunun değeri sorunun yanında belirtilmiştir. Süre 40 dakikadır. Lütfen okunaklı yazınız. Sadece istenilene cevap veriniz. Küçük küçük ve sık satır yazmayınız.

SORULAR

1. Türkiye’de otomobil sürmek için “sürücü belgesi” almak gerekir. Bu, temel hak ve hürriyetlerin kullanılması sistemlerinden hangisine örnektir? Sadece sistemin ismini yazınız. (5 puan)

İzin sistemi

 

2. 1961 Anayasanın yargı alanında getirdiği iki yeniliği yazınız. (5 p.)

a) Anayasa Mahkemesinin kurulması

b) Hakimler Yüksek Kurulunun kurulması

 

3. Bir kanunun kabulü için yapılan oylamada TBMM Genel Kurulunda 210 kabul, 190 ret, 30 çekimser oy çıkmıştır. Bu oylamada Anayasanın aradığı karar yetersayısı var mıdır? (5 p). (Önce şıklardan birisini seçin. Sonra gerekçesini yazın).   A) Karar yeter sayısı vardır. Anayasaya bir aykırılık yoktur.    X B) Karar yetersayısı yoktur. Çünkü, kabul oyları toplantıya katılanların salt çoğunluğu olan 216’ya ulaşmamıştır (430/2=215). (Anayasa, m.96).

 

 

4. 1924 Anayasasının benimsediği demokrasi anlayışı nasıldı? Bu anlayışın sadece ismini yazınız. (5 p)

Çoğunlukçu demokrasi anlayışı

 

Aşağıdaki dört test sorusu (5-8) önceki yıllarda sorulmuş hakimlik sınavı sorularından alınmıştır:

5. 1982 Anayasasına göre, Cumhurbaşkanının yayımlanmasını uygun bulmadığı kanunları bir kez daha görüşülmesi için TBMM'ye geri gönderme yetkisi ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? (5 p)

A) Cumhurbaşkanının geri gönderdiği bir kanunu TBMM'nin aynen kabul edebilmesi için, TBMM üye tamsayısının üçte iki çoğunluğunun oyu gerekir.

XB) Cumhurbaşkanı dilerse kanunun tümümü değil, sadece uygun bulmadığı hükümlerini TBMM'ye geri gönderebilir.

C) Cumhurbaşkanının yayımlanmasını uygun bulmadığı kanunu bir kez daha görüşülmesi için TBMM'ye göre gönderebilmesi için Başbakan ve ilgili bakanın imzası gerekir.

D) Cumhurbaşkanı, Bakanlar Kuruluna kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi veren bir yetki kanununu bir kez daha görüşülmesi için TBMM'ye geri gönderemez.

E) Cumhurbaşkanını geri gönderme yetkisini 20 gün içinde kullanmalıdır.

 

6. 1982 Anayasasına göre, TBMM'nin aşağıdaki işlemlerinden hangisi bir "parlamento karan" değildir? (5 p)

A) TBMM İçtüzüğünde değişiklik yapılması                                                                               D) Bir milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması

B) Cumhurbaşkanının seçilmesi                                                                                                                                     E) Bir bakanın Yüce Divana sevk edilmesi

XC) Bir milletlerarası antlaşmanın onaylanmasının uygun bulunması

 

7. Olağanüstü hallerde, temel hak ve özgürlükler için Anayasada öngörülmüş bulunan aşağıdaki güvencelerden hangisi kaldırılabilir?  (5 p)

XA) Dernekler önceden izin alınmaksızın kurulurlar.                   D) Kişinin maddi ve manevi varlığının bütünlüğüne dokunulamaz.

B) Suç ve cezalar geçmişe yürütülemez.                                                                        E) Kimse din, vicdan, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz.

C) Suçluluğu mahkeme kararıyla saptanıncaya kadar kimse suçlu sayılamaz.

 

8. Milletvekilliği sırasında 2 yıl hapis cezası ile kesin hüküm giyen milletvekilinin durumu hakkında aşağıdakilerden hangisi doğru bilgidir? (5 p)
A) Bu durumda milletvekilliği başkaca bir işleme gerek kalmadan kendiliğinden düşer.
B) Milletvekilliğin düşmesine Yüksek Seçim Kurulu karar verir.

C) Milletvekilliğinin düşmesine TBMM Genel Kurulu karar verir.

XD) Bu durumda milletvekilliği, bu husustaki kesin mahkeme kararının TBMM Genel Kurula bildirildiği anda düşer.

E) Bu milletvekilinin milletvekilliği düşmez; aldığı cezanın yerine getirilmesi de milletvekilliği sıfatının sona ermesine bırakılır; milletvekilliği süresince zamanaşımı işlemez.

 

9. Varsayalım ki TBMM çıkardığı bir kanunla şöyle bir düzenleme yapmıştır: “Türkiye’de yabancılar dernek kurabilmesi veya kurulmuş bir derneğe üye olabilmeleri İçişleri Bakanlığının iznine bağlıdır”.  (10 p)  Bu düzenleme Anayasaya uygun mudur? Neden?     XA) Anayasaya uygundur.         B) Anayasaya aykırıdır.   

Çünkü, yabancıların temel hak ve hürriyetleri 13’üncü maddeye göre değil, 16’ncı maddeye göre sınırlanır. Madde 34’te öngörülen “önceden izin almadan kurulma” güvencesi yabancılar için geçerli değildir. Yabancılar için anayasanın sözüne aykırı sınırlama yapılabilir.

 

 

 

 

10. A) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini çiğnediği kanaatine varırsa hükmedebileceği müeyyide nedir?  B) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine aykırı olan işlemini iptal edebilir mi? C) Bir Türk Mahkemesinin kararının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine aykırı olduğu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararıyla tespit edilirse, hakkında karar verilen kişinin Türk Mahkemesi kararına karşı yapabileceği bir şey var mıdır? (10 p)

A) Tazminat

B) İptal edemez.

C) Yargılamanın yenilenmesini talep edebilir.

 

11. Varsayalım ki gelecek genel seçimler 2007 yılının Kasım ayının ilk Pazar günü yapılacaktır. TBMM, 1 Şubat 2007 günü seçim kanununda değişiklik yaparak nispi temsil seçim sistemini terk etmiş ve tek-isimli-tek turlu  çoğunluk sistemini kabul etmiştir. Ayrıca aynı kanunla ülke genelindeki % 10’luk seçim barajını da kaldırmıştır. Kasım 2007 seçimleri,  çoğunluk sistemine göre yapılmış ve  keza %10’luk baraj da uygulanmamıştır. Bu olayda anayasaya bir aykırılık var mıdır? (10 p). A) Anayasaya aykırılık yoktur.         XB) Anayasaya aykırılık vardır.

Çünkü, yeni seçim kanunlarında yapılan değişiklikler, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanmaz (Anayasa, m.67/son).

 

 

12. TBMM bir kanun çıkararak T. C. Ombudsmanlık Başkanlığı kurmuştur. Anamuhalefet partisi bu kanuna karşı süresi içinde ve usûlüne uygun olarak Anayasa Mahkemesinde iptal davası dava açmıştır. Anamuhalefet Partisi böyle bir kurumun Anayasada yer almadığını o nedenle bu Kanunun Anayasaya aykırı olduğunu iddia etmektedir. Bu kanun, Anayasaya aykırı mıdır?   A) Anayasa aykırıdır.    X B) Anayasaya aykırı değildir.  

Çünkü, yasama yetkisi aslî bir yetkidir. TBMM anayasayla düzenlenmemiş bir konuyu ilk elden düzenleyebilir. Kanunun dayanması şart değildir.

 

 

13. Ekte dağıtılan Diyarbakır Altıncı Ağır Ceza Mahkemesinin 6 Mayıs 2005 tarihli kararının Anayasamıza uygunluğunu tartışınız. (10 p)

Burada telefon dinleme değil,  detay bilgilerinin (hangi numaranın hangi numarayı aradığı vs.) alınması vardır. Anayasanın 22’nci maddesinde detay bilgilerini koruyan bir hüküm yoktur. Korunan şey haberleşmenin gizliliğidir. Anayasa haberleşmenin gizliliğine dokunulmasını yasaklamaktadır. Detay bilgilerine ulaşılması, konuşmanın içeriğinin dinlenilmesi demek değildir. Tabir caizse, Anayasa, m.22, mektup zarfının açılıp mektubun okunmasını yasaklamakta, ama mektup zarfının üzerindeki adres bilgisine bakılmasını yasaklamamaktadır. Kimin kime mektup gönderdiğinin tespit edilmesi nasıl haberleşmenin gizliliği esasını ihlal etmiyorsa, hangi telefon numarasının hangi telefon numarasını aradığının tespit edilmesi de haberleşmenin gizliliği esasını ihlal etmez.

 

 

14. Ekte dağıtılan Murat Yetkin’in Radikal Gazetesinin 2 Aralık 2005 tarihli sayısında yayınlanan “Sürpriz Seçim Olabilir mi” balıklı yazısını anayasa hukuku açısından değerlendiriniz.

Yazının sondan bir önceki paragrafinda yazilanlarin hepsi yanlistir.   “Anayasa’ya göre seçimin normal zamanından önceki bir yıl içinde erken seçim yapılamıyor” ifadesi ve bu paragrafta bu yöndeki görüş tamamıyla yanlıştır. Anayasamızda böyle bir hüküm yoktur. Erken seçim her zaman yapılabilir. Keza TBMMnin erken secim karari ile secim tarihi arasinda 90 gun olmasi gerektigi yolundaki gorus de yanlistir. Boyle bir sart erken secimler icin yoktur. Erken secim tarihini Meclis serbestce belirler.

 

 

 


 

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU
Mid Term 2
(2 Mayıs 2006) (Doç. Dr. Kemal Gözler)

Ad Soyad:

No:

TALİMAT: Sınav klasik ve test olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır. Klasik kısmın süresi 25; test kısmının süresi 35 dakikadır. Önce klasik kısım tamamlanacak, kağıtlar toplandıktan sınavın sonra test kısmı yapılacaktır. Sınavda 1982 Anayasası metnini kullanmak serbesttir. Lütfen okunaklı yazınız. Sadece istenilene cevap veriniz. Küçük küçük ve sık satır yazmayınız. Gereksiz açıklamalardan puan kırılır.  Klasik kısımda her soru 10; test kısmında ise 1 puan değerindedir.

SORULAR

1. Türkiye tarafından 1950 yılında imzalanmış ve 1954 yılında onaylanmış olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, m.6/e: “(Bir suç isnat edilen herkes), mahkemede kullanılan dili anlamıyor ya da konuşamıyor ise, bir çevirmenin yardımından ücretsiz olarak yararlanabilir”.

Varsayalım ki, Türkiye'de 2005 yılında yürürlüğe giren X sayılı Kanunun Y maddesi şöyle demektedir: “Türk Mahkemelerinde yargılama dili Türkçedir. Türkçeyi anlamayan veya konuşamayan kişilere, ücreti kendileri tarafından ödenmek şartıyla bir tercüman yardımından yararlanabilirler”.

Varsayalım ki, siz Sarıyer Asliye Ceza Mahkemesi hakimisiniz. Önünüzdeki davada Türkçe bilmeyen bir sanık yangılanmaktadır. Sanık, tercüman ücretini yatırmamaktadır. Bu sorunu nasıl çözersiniz? Neden?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2. 13 Nisan 1994 tarih ve 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun 15 Mayıs 2002 tarih ve 4756 sayılı Kanun ile değişik 6’ncı maddesi, böyle bir yetki Anayasada öngörülmemesine rağmen, TBMM Genel Kuruluna vermiştir. Bu hükmü, Anayasa Mahkemesi 21 Eylül 2004 tarih ve E.2002/100, K.2004/109 sayılı kararıyla iptal etmiştir. Anayasa Mahkemesi, bu maddeyi, anayasayla öngörülmemiş bir yetkiyi, TBMM’nin kendisine kanunla veremeyeceği gerekçesiyle iptal etmiştir. Anayasa Mahkemesinin bu kararı doğru mudur?

A) Doğrudur.               B) Yanlıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

3. Türk hukukunda yürütme organının aslî düzenleme yetkisi yoktur. Ancak bunun iki istisnası vardır. Bunlar nelerdir. Sadece isimlerini belirtiniz. (5 p.)

a)

 

b)

 

 

 

 

 

 

 

4. Anayasa, m.127/2: “Mahalli idarelerin kuruluş ve görevleri ile yetkileri yerinden yönetim ilkesine uygun olarak kanunla düzenlenir”.

Varsayalım ki, Bakanlar Kurulunun usûlüne uygun olarak çıkardığı X sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Y maddesi belediyelerin görev ve yetkilerinde değişiklik yapmıştır.

X sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Y maddesi Anayasamıza uygun mudur? Neden?

A) Uygundur      B) Aykırıdır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

5. Varsayalım ki 10.2.2005 tarih ve X sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 12.4.1960 tarih ve Y sayılı Kanun ilga edilmiştir. X sayılı Kanun Hükmünde Kararname TBMM tarafından görüşülmüş ve 15.2.2005 tarihinde reddedilmiştir. TBBM’nin reddettiği Y sayılı KHK'nin ilga ettiği X sayılı Kanun tekrar yürürlüğe girer mi?  Neden?

A) Tekrar yürürlüğe girer.        B) Tekrar yürürlüğe girmez.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

6. Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu tarafından usûlüne uygun olarak ilân edilen olağanüstü hâl kararı derhal TBMM’inin onayına sunulmuş ve TBMM aynı gün olağanüstü hâl ilân kararının onaylamıştır.  Olağanüstü hâl ilanının onaylanması işlemi denetlenebilir mi? Neden? Denetlenebilirse hangi mahkeme de denetlenebilir?            A) Denetlenebilir.         B) Denetlenemez.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

7. Milletvekili olmayan Bakan B’nin  adam öldürdüğü iddia edilmektedir. Bakan B’nin yargılanabilmesi için yapılması gereken işlem, usûl nedir? Bu usûl başarıyla tamamlanırsa bakan B nerede yargılanır?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Başarılar Dilerim. Doç. Dr. Kemal Gözler

 

Etrafınızdaki arkadaşlarınızın ismini yazınız. Ön:                                Arka:                                   Sağ:                                 Sol:

Sorular ve cevaplarına dersin web sayfasından ulaşabilirsiniz (http://home.ku.edu.tr/~kgozler/law104.htm)

 

 

CEVAPLAR

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU
Mid Term 2
(2 Mayıs 2006) (Doç. Dr. Kemal Gözler)

Ad Soyad:

No:

TALİMAT: Sınav klasik ve test olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır. Klasik kısmın süresi 25; test kısmının süresi 35 dakikadır. Önce klasik kısım tamamlanacak, kağıtlar toplandıktan sınavın sonra test kısmı yapılacaktır. Sınavda 1982 Anayasası metnini kullanmak serbesttir. Lütfen okunaklı yazınız. Sadece istenilene cevap veriniz. Küçük küçük ve sık satır yazmayınız. Gereksiz açıklamalardan puan kırılır.  Klasik kısımda her soru 10; test kısmında ise 1 puan değerindedir.

SORULAR

1. Türkiye tarafından 1950 yılında imzalanmış ve 1954 yılında onaylanmış olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, m.6/e: “(Bir suç isnat edilen herkes), mahkemede kullanılan dili anlamıyor ya da konuşamıyor ise, bir çevirmenin yardımından ücretsiz olarak yararlanabilir”.

Varsayalım ki, Türkiye'de 2005 yılında yürürlüğe giren X sayılı Kanunun Y maddesi şöyle demektedir: “Türk Mahkemelerinde yargılama dili Türkçedir. Türkçeyi anlamayan veya konuşamayan kişilere, ücreti kendileri tarafından ödenmek şartıyla bir tercüman yardımından yararlanabilirler”.

Varsayalım ki, siz Sarıyer Asliye Ceza Mahkemesi hakimisiniz. Önünüzdeki davada Türkçe bilmeyen bir sanık yangılanmaktadır. Sanık, tercüman ücretini yatırmamaktadır. Bu sorunu nasıl çözersiniz? Neden?

 

 

Cevap: Davada Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, m.6/e uygulanır. Çünkü ANAYASA, m.90/son a göre bir Türk kanunu ile temel hak ve hürriyetler alanında bir milletlerarası antlaşma çatıştığında milletlerarası antlaşma hükmü esas alınır.

 

 

 

 

 

2. 13 Nisan 1994 tarih ve 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun 15 Mayıs 2002 tarih ve 4756 sayılı Kanun ile değişik 6’ncı maddesi, RTÜK’e üye seçme yetkisini Anayasada öngörülmemesine rağmen, TBMM Genel Kuruluna vermiştir. Bu hükmü, Anayasa Mahkemesi 21 Eylül 2004 tarih ve E.2002/100, K.2004/109 sayılı kararıyla iptal etmiştir. Anayasa Mahkemesi, bu maddeyi, anayasayla öngörülmemiş bir yetkiyi, TBMM’nin kendisine kanunla veremeyeceği gerekçesiyle iptal etmiştir. Anayasa Mahkemesinin bu kararı doğru mudur?

A) Doğrudur.               B) Yanlıştır.XXX CevaP: çünkü, yasama yetkisi aslî bir yetkidir. Anayasada düzenlenmemiş konular da kanunla düzenlenebilir.

 

  

 

 

3. Türk hukukunda yürütme organının aslî düzenleme yetkisi yoktur. Ancak bunun iki istisnası vardır. Bunlar nelerdir. Sadece isimlerini belirtiniz. (5 p.)

Cevap: a)  Cumhurbaşkanlığı kararnamesi

 

b) Olağanüstü hâl ve sıkıyönetim Kanun hükmünde kararnamesi

 

 

 

4. Anayasa, m.127/2: “Mahalli idarelerin kuruluş ve görevleri ile yetkileri yerinden yönetim ilkesine uygun olarak kanunla düzenlenir”.

Varsayalım ki, Bakanlar Kurulunun usûlüne uygun olarak çıkardığı X sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Y maddesi belediyelerin görev ve yetkilerinde değişiklik yapmıştır.

X sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Y maddesi Anayasamıza uygun mudur? Neden?

xxxA) Uygundur      B) Aykırıdır.

Çünkü, anyasanın ikinci kısımının bir iki ve dördüncü bölümlerine girmeyen diğer maddelerde düzenlenen konular, bu maddeler de “kanunla düzenlenir” ibaresi geçse bile kanun hükmünde kararname ile düzenlenebilir. Çünkü, kanun hükmünde kararname, kanun hükmündedir. 

 

 

5. Varsayalım ki 10.2.2005 tarih ve X sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 12.4.1960 tarih ve Y sayılı Kanun ilga edilmiştir. X sayılı Kanun Hükmünde Kararname TBMM tarafından görüşülmüş ve 15.2.2005 tarihinde reddedilmiştir. TBBM’nin reddettiği X sayılı KHK'nin ilga ettiği y sayılı Kanun tekrar yürürlüğe girer mi?  Neden?

A) Tekrar yürürlüğe girer.        B) Tekrar yürürlüğe girmez.XXXX

 

Çünkü ilga eden kanunun ilga edilmesi ilga eden kanuna hayat vermez. Çünkü hukukî varlığı sona ermiş, bir işleme bu şekilde tekrar hayat verilemez.

 

 

 

6. Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu tarafından usûlüne uygun olarak ilân edilen olağanüstü hâl kararı derhal TBMM’inin onayına sunulmuş ve TBMM aynı gün olağanüstü hâl ilân kararının onaylamıştır.  Olağanüstü hâl ilanının onaylanması işlemi denetlenebilir mi? Neden? Denetlenebilirse hangi mahkeme de denetlenebilir?            A) Denetlenebilir.         B) Denetlenemez.xxx

 

Cevap: Çünkü, onama işlemi bir parlâmento kararıdır. Vce parlâmento kararları (üç istisna dışında) anayasa mahkemesinin denetimine tâbi değildir.

 

 

7. Milletvekili olmayan Bakan B’nin  adam öldürdüğü iddia edilmektedir. Bakan B’nin yargılanabilmesi için yapılması gereken işlem, usûl nedir? Bu usûl başarıyla tamamlanırsa bakan B nerede yargılanır?

 

Cevap: Yasama dokunulmazlığı kaldırılırsa suçu işlediği yer ceza mahkemesinde yargılanır.

 

 

Başarılar Dilerim. Doç. Dr. Kemal Gözler

 

Etrafınızdaki arkadaşlarınızın ismini yazınız. Ön:                                Arka:                                   Sağ:                                 Sol:

Sorular ve cevaplarına dersin web sayfasından ulaşabilirsiniz (http://home.ku.edu.tr/~kgozler/law104.htm)

 

 

 

 

Ana Sayfa

http://home.ku.edu.tr/~kgozler/law104.htm

 

 

 

 


 

 


 

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU

Final (6 Haziran 2006) (Doç. Dr. Kemal Gözler)

Ad Soyad:

No:

TALİMAT: Sınav test ve klasik olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır. Test kısmının süresi 20; klasik kısmın süresi ise 1 saat 30 dakikadır. Önce sınavcın test kısmı uygulanacak, kağıtlar toplandıktan klasik kısma geçilecektir. Sınavın klasik kısmında 1982 Anayasası metnini kullanmak serbesttir. Test kısmında anayasa kullanılamaz. Lütfen okunaklı yazınız. Sadece istenilene cevap veriniz. Küçük küçük ve sık satır yazmayınız. Gereksiz açıklamalardan puan kırılır.  Test kısımda her soru 1 puan değerindedir. Klasik kısımda ise her sorunun değeri yanına belirtilmiştir.

SINAVIN KLASİK KISMI

SORULAR

1. 1924, 1961 ve 1982 Anayasaları arasında Cumhurbaşkanının; a) görev süresi

b) tekrar seçilip seçilememe konuları bakımından aşağıdaki tablo üzerinde bir karşılaştırma yapınız. (3 p)

 

Görev Süresi

Tekrar Seçilme

1924 Anayasası

 

 

 

1961 Anayasası

 

 

 

1982 Anayasası

 

 

 

 

2. 1961 Anayasasının temel hak ve hürriyetlerin tanınması alanında getirdiği yenilik nedir? Sadece belirtiniz. (3 p)

 

 

 

3. 1982 Anayasasının “kazuistik bir anayasa” olduğu söylenmektedir? “Kazuistik anayasa” ibaresinden ne anlıyorsunuz? (3 p)

 

 

 

 

 

4. Siyasî partilerin kapatılmasında “odak haline” gelme ölçütü ne demektir? Bu ölçüt hangi durumda aranır? (3 p)

 

 

 

 

 

 

 

5. “Jandarma devlet” anlayışı hangi devlet anlayışının karşıtıdır? Sadece ismini belirtiniz (3 p)

 

 

6. Planlamaya ilişkin 1961 ve 1982 Anayasaları arasında bir fark var mıdır? Varsa bu fark nedir? Sadece belirtiniz? (3 p)

 

 

 

 

7. Hukuk devletinin gerekleri nelerdir? Şema hâlinde gösteriniz? (3 p)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8. Türk hukuk düzeninde kendisine karşı dava açılamayacak olan idarî işlem ve eylemler nelerdir? Bunları sadece sayınız. (3 p)

 

 

 

 

 

 

 

9. Pozitif ayrımcılık ne demektir? Bir örnek vererek bu kavramı çok kısaca kavramı açıklayınız. (3 p)

 

 

 

 

 

 

 

10. Anayasanın başlangıcı, anayasanın metnine dahil midir?  Neden? Cevabınızın dayanağı nedir? (3 p)

 

 

 

 

 

11. Üçüncü kuşak haklar ne demektir? Bir-iki cümle ile açıklayıp, bunlara bir örnek veriniz. (3 p)

 

 

 

 

 

 

 

 

12. Varsayalım ki, Bakanlar Kurulu, usûlüne uygun olarak çıkardığı bir kanun hükmünde kararname ile sosyal güvenlik hakkını düzenlemiştir. Bu kanun hükmünde kararname anayasamıza uygun mudur? Neden? (3 p)

 

 

 

 

 

 

 

13. Toplantı ve gösteri yürüyüşü “silahsız ve saldırısız” olmak zorundadır.  Bu ne tür bir sınırlandırmadır? Bu tür sınırlara ne isim verilir? (3 p)

 

 

 

 

 

14. Türkiye'de kolluk yetkisi hangi durumda askerî makamlara geçer. Sadece belirtiniz. (3 p)

 

 

 

 

 

15. TBMM Dilekçe Komisyonunun dilekçeler konusunda aldığı kararların hukukî niteliği/gücü nedir? (3 p)

 

 

 

 

 

16. A’nın tarlası üzerinden Karayolları Genel Müdürlüğü yol geçirmiştir. Bunun üzerine A, derhal Avrupa İnsan hakları Mahkemesine başvurmuş ve tarlasının değeri kadar tazminat istemiştir. AİHM’nin kararı ne olur? Neden? AİHM’nin kararının dayanağını teşkil edecek olan kavram veya ilkeyi belirtiniz. (3 p)

 

 

 

 

 

17. Türkiye'de milletvekillerinin siyasî parti liderlerinin sultası altında olduğundan, siyasî parti liderlerinin emri altında oy kullandıklarından yakınılmaktadır.

a) Bu durum neden kaynaklanmaktadır? Bunun altında yatan şey nedir? Bu duruma çözüm getirmek için seçim hukuku bakımından yapılabilecek bir şey var mıdır? Varsa bu şey nedir? (2 p)

 

 

 

 

 

 

b) Çözüm olarak düşünülecek bu şeyin gerçekleştirilmesi durumunda bundan dolayı ortaya bir sakınca çıkar mı? Çıkarsa bu sakınca nedir? (2 p)

 

 

 

 

 

18. Olay: Varsayalım ki, Şemdinli’de çıkan olaylar hakkında bir TBMM Araştırma Komisyonu kurulmuştur. Komisyonun Şemdinli’de yaptığı bir toplantıda, komisyon üyesi Milletvekili M, olaylara karıştığı iddia edilen bir kamu görevlisi K'ya hakaret etmiştir.

Sorular: a) K, Milletvekili M hakkında ceza davası açılması istemiyle Cumhuriyet Savcılığına şikayette bulunmuştur. C. Savcısı Milletvekili M hakkında ceza davası açabilir mi? Neden? (2 p)

 

 

 

b) K, Milletvekili M hakkında Şemdinli Asliye Hukuk Mahkemesinde tazminat davası açmayı düşünmektedir. Bu davayı kazanabilir mi?  Neden? (2 p)

 

 

 

c) K, Milletvekili M’nin milletvekilliği sona erdikten sonra Milletvekili hakkında tazminat davası açabilir mi? Neden? (2 p)

 

 

 

 

19. Olay: Milletvekili M’nin, A’yı yaralandığı iddia edilmektedir. A’nın şikayeti sonucunda Cumhuriyet Savcısı Milletvekili M hakkında soruşturma açmış  ve dokunulmazlığının kaldırılmasını Adalet Bakanlığı aracılığıyla istemiştir. TBMM genel Kurulu 1.11. 2004 tarihinde Milletvekili M’nin dokunulmazlığını kaldırmıştır. M hakkında ceza davası açılmış ve dava neticesinde M, 1 yıl 2 ay hapis cezasıyla cezalandırılmış ve cezası Yargıtay onanarak kesinleşmiş ve kesinleşen mahkeme kararı 1.3.2006 günü TBMM Genel Kurulunda okunmuştur. Cumhuriyet Savcısı M’nin daha önce başka bir suç daha işlediğini de keşfetmiş 1.5.2006 günü M hakkında Asliye Ceza Mahkemesinde yeni bir dava açmıştır.

Soru: Bu olayda hukuka aykırılık/aykırılıklar var mıdır? Varsa nedir/nelerdir? Neden? (5 p)

 

 

 

 

 

 

 

 

20. Olay: Aynı zamanda milletvekili olan Bakan B’nin rüşvet aldığı iddiasıyla Cumhuriyet Savcısı C soruşturma açmış ve B’nin yasama dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle Adalet Bakanlığı aracılığıyla TBMM’ne başvurmuştur. TBMM Genel Kurulu B’nin yasama dokunulmazlığını kaldırmıştır. Bunun üzerine Cumhuriyet Savcısı B Hakkında Ankara Ağır Ceza Mahkemesinde ceza davası açmıştır.

Soru: Bu olayda hukuka aykırılık/aykırılıklar var mıdır? Varsa nedir/nelerdir? Neden? (5 p)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

21. Olay: 5 milletvekili bir kanun teklifi vermiştir. Kanunun kabulü için TBMM Genel kurulunda yapılan oylamada, 151 kabul, 140 ret ve 10 çekimser oy çıkmıştır.  Oylamaya katılan bir bakan kendi kabul oyu dışında ayrıca oylamaya katılamayan iki bakan arkadaşı yerine kabul oyu kullanmıştır. TBMM Başkanı kanunun kabul edildiğini açıklamış yayınlanmak üzere Cumhurbaşkanına göndermiş Cumhurbaşkanı da kanunu 1.2.2006 günü Resmî Gazetede yayımlamıştır. Kanunun iptali istemiyle 110 milletvekili 20.3.2006 günü Anayasa mahkemesinde iptal davası açmıştır.

Sorular a) Kanun usûlüne uygun olarak kabul edilmiş midir? Anayasaya aykırılık/aykırılıklar var mıdır? Neden? (4 p)

 

 

 

 

 

 

 

b) Anayasa Mahkemesi ne karar vermelidir? Neden? (4 p)

 

 

 

 

 

 

22. Olay: 200 milletvekili Anayasanın bir maddesinin değiştirilmesi için değişiklik teklifi vermiş, değişikliği teklifinin kabulü için işaretle yapılan oylamada 335 kabul, 120 ret ve 3 çekimser oy çıkmıştır. TBMM başkanı değişiklik teklifinin kabul edildiğini açıklamış, değişikliği yayınlanmak üzere Cumhurbaşkanına göndermiş, Cumhurbaşkanı da değişikliği onaylayarak Resmî Gazete’de yayınlamıştır. Bunun üzerine ana muhalefet partisi meclis grubu süresi içinde Anayasa Mahkemesinde iptal davası açmıştır.

Sorular: a) Anayasa değişikliğinin kabul edilmesi sürecinde anayasaya aykırılık/aykırılıklar var mıdır? Varsa nedir/Nelerdir? Neden? (4 p)

 

 

 

 

 

 

b) Anayasa Mahkemesi bu olayda ne karar verecektir? Neden? (4 p)

 

 

 

 

 

 

Başarılar Dilerim. Doç. Dr. Kemal Gözler

 

Etrafınızdaki arkadaşlarınızın ismini yazınız. Ön:                                Arka:                                   Sağ:                                 Sol:

 

Sorular ve cevaplarına dersin web sayfasından ulaşabilirsiniz (http://home.ku.edu.tr/~kgozler/law104.htm)

 


LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU

Final (6 Haziran 2006) (Doç. Dr. Kemal Gözler)

(CEVAPLI)

Ad Soyad:

No:

TALİMAT: Sınav test ve klasik olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır. Test kısmının süresi 20; klasik kısmın süresi ise 1 saat 30 dakikadır. Önce sınavcın test kısmı uygulanacak, kağıtlar toplandıktan klasik kısma geçilecektir. Sınavın klasik kısmında 1982 Anayasası metnini kullanmak serbesttir. Test kısmında anayasa kullanılamaz. Lütfen okunaklı yazınız. Sadece istenilene cevap veriniz. Küçük küçük ve sık satır yazmayınız. Gereksiz açıklamalardan puan kırılır.  Test kısımda her soru 1 puan değerindedir. Klasik kısımda ise her sorunun değeri yanına belirtilmiştir.

SORULAR

1. 1924, 1961 ve 1982 Anayasaları arasında Cumhurbaşkanının; a) görev süresi

b) tekrar seçilip seçilememe konuları bakımından aşağıdaki tablo üzerinde bir karşılaştırma yapınız. (3 p)

 

Görev Süresi

Tekrar Seçilme

1924 Anayasası

 

Yasama Dönemi kadar (4 yıl)

Mümkün

1961 Anayasası

 

7 yıl

Arka arkaya iki defa seçilmek yasak.

1982 Anayasası

 

7 yıl

2 defa seçilmek yasak,

 

2. 1961 Anayasasının temel hak ve hürriyetlerin tanınması alanında getirdiği yenilik nedir? Sadece belirtiniz. (3 p)

 

Sosyal ve ekonomik haklar ilk defa 1961 Anayasasında tanınmıştır.

 

 

3. 1982 Anayasasının “kazuistik bir anayasa” olduğu söylenmektedir? “Kazuistik anayasa” ibaresinden ne anlıyorsunuz? (3 p)

 

Her şeyi ayrıntılarıyla düzenlemek isteyen anayasa. (“Çerçeve anayasa”nın karşıtı)

 

 

 4. Siyasî partilerin kapatılmasında “odak haline” gelme ölçütü ne demektir? Bu ölçüt hangi durumda aranır? (3 p)

 

ANAYASA, m.68/4 ta sayılan eylemlerden ötürü bir siyasî partinin Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılabilmesi için bu partinin bu nitelikteki eylemlerin işlendiği bir odak haline gelmesi gerekir.  

  

 

5. “Jandarma devlet” anlayışı hangi devlet anlayışının karşıtıdır? Sadece ismini belirtiniz (3 p)

 

Sosyal devlet.

 

6. Planlamaya ilişkin 1961 ve 1982 Anayasaları arasında bir fark var mıdır? Varsa bu fark nedir? Sadece belirtiniz? (3 p)

 

Planlamayı yapacak organın (DPT) 1961 Anayasasında adı geçmekte, 1982 Anayasasında (m.166) geçmemektedir.

 

 

7. Hukuk devletinin gerekleri nelerdir? Şema hâlinde gösteriniz? (3 p)

 

ŞEMA 4.2:

Hukuk Devletinin Gerekleri

 

 

 

Genel Gerekleri (Devletin Hukuka Bağlılığı)

1. Yasama organı hukuka bağlı olmalıdır.

2. Yürütme organı hukuka bağlı olmalıdır.

3. Yargı organı hukuka bağlı olmalıdır.

 

Özel Gerekleri (İdarenin Hukuka Bağlılığı)

1. İdare yargısal denetime tâbi olmalıdır.

2. Hakimler bağımsız ve teminatlı olmalıdır.

3. İdarî faaliyetler önceden bilinebilir olmalıdır.

4. Hukukî güvenlik ilkesi mevcut olmalıdır.

5. İdarenin malî sorumluluğu mevcut olmalıdır.

 

 

 

 

 

8. Türk hukuk düzeninde kendisine karşı dava açılamayacak olan idarî işlem ve eylemler nelerdir? Bunları sadece sayınız. (3 p)

a)  Cumhurbaşkanının tek başına yapacağı işlemler (Anayasa, m.105/2 ve 125/2).

b) Yüksek Askerî Şura kararları (Anayasa, m.125/2).

c) Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu kararları (AY, m.159/4).

d) Uyarma ve kınama disiplin cezaları yargı denetimi dışında bırakılabilir(m.129/3).

e) Sıkıyönetim komutanının işlemleri (1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu, Ek m.3. Bu sonuncu kısıntı, kanundan kaynaklandığı için kanun koyucu tarafından kaldırabilir).

 

 

9. Pozitif ayrımcılık ne demektir? Bir örnek vererek bu kavramı çok kısaca kavramı açıklayınız. (3 p)

 

İşe girme, okula kayıt yaptırma gibi bazı durumlarda, zayıf olduğu düşünülen bazı gruplara (örneğin zencilere. kadınlara) öncelik verilmesidir.

 

 

10. Anayasanın başlangıcı, anayasanın metnine dahil midir?  Neden? Cevabınızın dayanağı nedir? (3 p)

 

Dahildir.  Çünkü Anayasa, m.176 öyle diyor.

 

 

11. Üçüncü kuşak haklar ne demektir? Bir-iki cümle ile açıklayıp, bunlara bir örnek veriniz. (3 p)

 

Zaman bakımından en son çıkan (özellikle 1970-1980’lerden sonra) sonra ortaya çıkan insan haklarıdır. Örneğin Çevre hakkı.

 

 

 

12. Varsayalım ki, Bakanlar Kurulu, usûlüne uygun olarak çıkardığı bir kanun hükmünde kararname ile sosyal güvenlik hakkını düzenlemiştir. Bu kanun hükmünde kararname anayasamıza uygun mudur? Neden? (3 p)

 

Uygundur. Sosyal güvenlik hakkı (m.60) Anayasanın KKH’lere serbest olan ikinci kısmının üçüncü bölümünde yer alır (m.91/1)

 

 

13. Toplantı ve gösteri yürüyüşü “silahsız ve saldırısız” olmak zorundadır.  Bu ne tür bir sınırlandırmadır? Bu tür sınırlara ne isim verilir? (3 p)

 

Anayasal sınırlar

 

 

14. Türkiye'de kolluk yetkisi hangi durumda askerî makamlara geçer. Sadece belirtiniz. (3 p)

 

Sıkıyönetim

 

15. TBMM Dilekçe Komisyonunun dilekçeler konusunda aldığı kararların hukukî niteliği/gücü nedir? (3 p)

 

İcrai veya bağlayıcı değildir

 

 

16. A’nın tarlası üzerinden Karayolları Genel Müdürlüğü yol geçirmiştir. Bunun üzerine A, derhal Avrupa İnsan hakları Mahkemesine başvurmuş ve tarlasının değeri kadar tazminat istemiştir. AİHM’nin kararı ne olur? Neden? AİHM’nin kararının dayanağını teşkil edecek olan kavram veya ilkeyi belirtiniz. (3 p)

 

Ret. Sebebi: İç hukuk yollarının tüketilmemesi.

 

 

17. Türkiye'de milletvekillerinin siyasî parti liderlerinin sultası altında olduğundan, siyasî parti liderlerinin emri altında oy kullandıklarından yakınılmaktadır.

a) Bu durum neden kaynaklanmaktadır? Bunun altında yatan şey nedir? Bu duruma çözüm getirmek için seçim hukuku bakımından yapılabilecek bir şey var mıdır? Varsa bu şey nedir? (2 p)

 

Ön seçimin zorunlu olmamasından kaynaklanmaktadır. Zorunlu önseçim usûlü getirilirse bu sakınca ortadan kalkar.

 

b) Çözüm olarak düşünülecek bu şeyin gerçekleştirilmesi durumunda bundan dolayı ortaya bir sakınca çıkar mı? Çıkarsa bu sakınca nedir? (2 p)

 

Sakıncası: Parti disiplini ortadan kalkar. TBMM’deki partilerin kendi içinde hizipler çıkar. Kanun yapmak daha zor hâle gelir.

 

 

 

18. Olay: Varsayalım ki, Şemdinli’de çıkan olaylar hakkında bir TBMM Araştırma Komisyonu kurulmuştur. Komisyonun Şemdinli’de yaptığı bir toplantıda, komisyon üyesi Milletvekili M, olaylara karıştığı iddia edilen bir kamu görevlisi K'ya hakaret etmiştir.

Sorular: a) K, Milletvekili M hakkında ceza davası açılması istemiyle Cumhuriyet Savcılığına şikayette bulunmuştur. C. Savcısı Milletvekili M hakkında ceza davası açabilir mi? Neden? (2 p)

 

Açamaza. Çünkü, fiil yasama sorumsuzluğu kapsamındadır. Yasama sorumsuzluğu ceza soruşturmalarına karşı korur.

 

b) K, Milletvekili M hakkında Şemdinli Asliye Hukuk Mahkemesinde tazminat davası açmayı düşünmektedir. Bu davayı kazanabilir mi?  Neden? (2 p)

 

Hayır. Çünkü, Yasama sorumsuzluğu mutlaktır. Hukuk davalarına karşı da korur.

 

c) K, Milletvekili M’nin milletvekilliği sona erdikten sonra Milletvekili hakkında tazminat davası açabilir mi? Neden? (2 p)

 

Hayır. Açamaz. Çünkü yasama sorumsuzluğu süreklidir.

 

 

19. Olay: Milletvekili M’nin, A’yı yaralandığı iddia edilmektedir. A’nın şikayeti sonucunda Cumhuriyet Savcısı Milletvekili M hakkında soruşturma açmış  ve dokunulmazlığının kaldırılmasını Adalet Bakanlığı aracılığıyla istemiştir. TBMM genel Kurulu 1.11. 2004 tarihinde Milletvekili M’nin dokunulmazlığını kaldırmıştır. M hakkında ceza davası açılmış ve dava neticesinde M, 1 yıl 2 ay hapis cezasıyla cezalandırılmış ve cezası Yargıtay onanarak kesinleşmiş ve kesinleşen mahkeme kararı 1.3.2006 günü TBMM Genel Kurulunda okunmuştur. Cumhuriyet Savcısı M’nin daha önce başka bir suç daha işlediğini de keşfetmiş 1.5.2006 günü M hakkında Asliye Ceza Mahkemesinde yeni bir dava açmıştır.

Soru: Bu olayda hukuka aykırılık/aykırılıklar var mıdır? Varsa nedir/nelerdir? Neden? (5 p)

 

YOKTUR

Bu cevap için gerekçe yazmaya gerek yoktur. Ama merak edenler için gerekçesi şudur:

M’nin milletvekilliği 1.3.2006 günü sona ermiştir. (Çünkü milletvekili seçilmeye engel nitelikte bir ceza (1 yıldan fazla hapis cezası) almıştır. Kesin kararın TBMM GKda okunduğu an Milletvekilliği sona erer. Dolayısıyla artık milletvekili olmayan birisi hakkında 1.5.2006 günü dava açılmasında bir hukuka aykırılık yoktur.  

 

20. Olay: Aynı zamanda milletvekili olan Bakan B’nin rüşvet aldığı iddiasıyla Cumhuriyet Savcısı C soruşturma açmış ve B’nin yasama dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle Adalet Bakanlığı aracılığıyla TBMM’ne başvurmuştur. TBMM Genel Kurulu B’nin yasama dokunulmazlığını kaldırmıştır. Bunun üzerine Cumhuriyet Savcısı B Hakkında Ankara Ağır Ceza Mahkemesinde ceza davası açmıştır.

Soru: Bu olayda hukuka aykırılık/aykırılıklar var mıdır? Varsa nedir/nelerdir? Neden? (5 p)

 

Aykırılık vardır. Bakanın göreviyle ilgili cezai sorumluluğu var. Meclis soruşturması açılmalı ve Yüce Divana sevk edilmeli ve Yüce Divanda yargılanmalıydı

 

 

21. Olay: 5 milletvekili bir kanun teklifi vermiştir. Kanunun kabulü için TBMM Genel kurulunda yapılan oylamada, 151 kabul, 140 ret ve 10 çekimser oy çıkmıştır.  Oylamaya katılan bir bakan kendi kabul oyu dışında ayrıca oylamaya katılamayan iki bakan arkadaşı yerine kabul oyu kullanmıştır. TBMM Başkanı kanunun kabul edildiğini açıklamış yayınlanmak üzere Cumhurbaşkanına göndermiş Cumhurbaşkanı da kanunu 1.2.2006 günü Resmî Gazetede yayımlamıştır. Kanunun iptali istemiyle 110 milletvekili 20.3.2006 günü Anayasa mahkemesinde iptal davası açmıştır.

Sorular a) Kanun usûlüne uygun olarak kabul edilmiş midir? Anayasaya aykırılık/aykırılıklar var mıdır? Neden? (4 p)

 

Hayır. Bir bakan ancak 1 bakan yerine oy kullanabilir. Dolayısıyla söz konusu kaninin kabul edilmesinde karar yeter sayısı (m.96) yoktur.

 

b) Anayasa Mahkemesi ne karar vermelidir? Neden? (4 p)

 

Anayasa Mahkemesi, davayı süre aşımı nedeniyle reddetmelidir. Çünkü şekil bakımından iptal davası 10 gün içinde açılmalıdır.

 

 

22. Olay: 200 milletvekili Anayasanın bir maddesinin değiştirilmesi için değişiklik teklifi vermiş, değişikliği teklifinin kabulü için işaretle yapılan oylamada 335 kabul, 120 ret ve 3 çekimser oy çıkmıştır. TBMM başkanı değişiklik teklifinin kabul edildiğini açıklamış, değişikliği yayınlanmak üzere Cumhurbaşkanına göndermiş, Cumhurbaşkanı da değişikliği onaylayarak Resmî Gazete’de yayınlamıştır. Bunun üzerine ana muhalefet partisi meclis grubu süresi içinde Anayasa Mahkemesinde iptal davası açmıştır.

Sorular: a) Anayasa değişikliğinin kabul edilmesi sürecinde anayasaya aykırılık/aykırılıklar var mıdır? Varsa nedir/Nelerdir? Neden? (4 p)

 

Vardır: - Oylama gizli yapılmamıştır.

- Cumhurbaşkanı beşte üçü geçen 1949 Alman Anayasası üçte iki çoğunluğu sağlayamayan bir çoğunlukla kabul edilen anayasa değişikliğini onaylayıp Resmî Gazete yayınlama yetkisi yoktur. Ya geri göndermeliydi, ya da halkoylamasına sunmalıydı.

 

b) Anayasa Mahkemesi bu olayda ne karar verecektir? Neden? (4 p)

 

Ret. Yetkisiz makam tarafından dava açıldığından. Çünkü, anamuhalefet partisi meclis gurubunun şekil bakımından iptal davası açma yetkisi yoktur.

 

 

 

 

Başarılar Dilerim. Doç. Dr. Kemal Gözler

 

Etrafınızdaki arkadaşlarınızın ismini yazınız. Ön:                                Arka:                                   Sağ:                                 Sol:

 

Sorular ve cevaplarına dersin web sayfasından ulaşabilirsiniz (http://home.ku.edu.tr/~kgozler/law104.htm)

 

 


 

 

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU

Final (Sınavın Test Kısmı)

(6 Haziran 2006) (K.Gözler)

Ad Soyad:

ID:

 

TALİMAT: Her sorunun bir doğru cevabı vardır. Doğru şıkkı soruların sonunda yer alan cevap tablosunda parantezlerin arasını karalayarak işaretleyiniz. Süre 20 dakikadır. Sürenizi iyi kullanınız. Her soru 1 puan değerindedir. Yanlış doğruyu götürmez. O nedenle boş cevap bırakmamanız yararınıza olabilir.

AÇIKLAMA: Aşağıdaki sorular, 15 Nisan 2006 tarihinde ÖSYM tarafından yapılan Adlî Yargı Hakim Adaylığı Seçme Sınavında sorulan anayasa hukuku sorularıdır. Sorular www.osym.gov.tr (>Diğer Sınavlar > Adalet Bakanlığı Sınavları)’dan alınmıştır.

SORULAR

Soruların telif hakkı ÖSYK ait olduğu için buraya konulmamıştır. soruların metnine www.osym.gov.tr (>Diğer Sınavlar > Adalet Bakanlığı Sınavları) den ulaşabilirsiniz. http://www.osym.gov.tr/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFF7A2395174CFB32E17D720C6B23F3D068

Buradaki 60-70, 72, 42, 51, 52, 53, 54'üncü sorular alınmıştır. 

 

 

 

Öğrencinin Adı Soyadı:

ID:

 

A A                   CEVAP TABLOSU                 A A

 1. (A) (B) (C) (D) (E)

 2. (A) (B) (C) (D) (E)

 3. (A) (B) (C) (D) (E)

 4. (A) (B) (C) (D) (E)

 5. (A) (B) (C) (D) (E)

 6. (A) (B) (C) (D) (E)

 7. (A) (B) (C) (D) (E)

 8. (A) (B) (C) (D) (E)

  9. (A) (B) (C) (D) (E)

10. (A) (B) (C) (D) (E)

11. (A) (B) (C) (D) (E)

12. (A) (B) (C) (D) (E)

13. (A) (B) (C) (D) (E)

14. (A) (B) (C) (D) (E)

15. (A) (B) (C) (D) (E)

16. (A) (B) (C) (D) (E)

 

 

 

Başarılar Dilerim. Doç. Dr. Kemal Gözler

 

Etrafınızdaki arkadaşlarınızın ismini yazınız.

Ön:                                            Arka:                                   

Sağ:                                             Sol:

 

 


Cevap anahtarı

1-E

2-C

3-A

4-E

5-D

6-A

7-C

8-B

9-E

10-D

11-E

12-C

13-E

14-A

15-D

16-C


 

 

(c) Kemal Gözler. Sorular izinsiz yayınlanamaz. KG.